New York Times: Netanyahu hükümeti, Ortadoğu'da ABD-İsrail çıkarlarını baltalıyor

ABD merkezli New York Times gazetesi, Netanyahu hükümetinin öngörülemez olması nedeniyle Ortadoğu'da ABD-İsrail çıkarlarını nasıl baltaladığını yazdı.

1. resim

New York Times gazetesine göre, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Joe Biden arasındaki ilişkiler, Biden'ın Netanyahu hükümetine yönelik eleştirileriyle de son dönemde yeniden krize sürüklendi.

İsrail'in aşırı sağcı hükümeti ile Washington yönetimi arasında istihbarat ve askeri alanlarda yükselen işbirliğine rağmen Netanyahu ve Biden ilişkilerindeki soğukluk devam ediyor.

Thomas L. Friedman'ın New York Times'ta yayınladı yazında,

"Biden ve ekibi Binyamin Netanyahu önderliğindeki aşırı sağcı İsrail hükümetini benzeri olmayan radikal tavırlar içinde görüyor. Yargı “reformu” kisvesi altındaki hamleler İsrail’le ortak çıkar ve değerlerimizin, dahası, Batı Şeria’nın statüsüne dair barış umutlarını bir şekilde canlı tutan hayati önemdeki ortak hayalimizin altını oyuyor."

dedi.

Friedman' yazısında, ABD ile aşırılıkçılar öncülüğündeki İsrail kabinesi arasındaki gerilimin izini sürdü.

"Biden CNN’de Fareed Zakaria’ya Netanyahu’nun bazı kabine üyelerinin ne kadar “aşırılıkçı” olduğunu söyledikten saatler sonra içlerindeki en uç örnek olan Savunma Bakanı Itamar Ben-Gvir, Biden’a defolmasını ve “İsrail’in artık Amerikan bayrağındaki yıldızlardan biri olmadığını” söyledi.

Nasıl, güzel mi? 2020 tarihli Kongre Araştırma Merkezi raporuna göre İsrail 146 milyar dolarla II. Dünya Savaşı’ndan bu yana ABD’den en fazla dış yardım alan ülke. Rakam enflasyona göre düzeltilmiş değil. Biden gençliğinde Araplara karşı ırkçılığı kışkırtmaktan hüküm giyen Ben-Gvir’den biraz daha fazla saygı görmeyi hak ediyor gibi.

İsrail Maliye Bakanı Smotrich mart ayında “Filistinli diye bir şey yok çünkü Filistin halkı diye bir şey yok” ifadelerini kullandı. Partisi Filistin devletinin kurulmasına karşı ve ilhak yanlısı .

Netanyahu ile baş etmeye çalışan Amerikalı diplomatlar hayretler içinde. Netanyahu’nun sırf bir grup önemsiz ultra-milliyetçiyle birlikte iktidarda kalmak uğruna Ben-Gvir gibilerin peşinden gitmesine, İsrail’in ABD ve küresel yatırımcılar ile ilişkilerin bozulması ve ülkede iç savaş çıkması riskini göze almasına inanamıyorlar.

Ortak değerler konusunda ABD-İsrail ilişkilerinin bozulmasının başlangıç noktası şu: Netanyahu’nun çok az farkla iktidara gelen koalisyonu seçimi açık ara kazanmış gibi davranmaya karar vererek hükümet ile Yüksek Mahkeme arasında uzun süre önce tesis edilmiş güçler dengesini değiştirmek için derhal harekete geçti. Yüksek Mahkeme siyasi iktidar üzerindeki tek bağımsız denetim mekanizmasıydı."

ifadelerini kullandı.

"İsrail hükümeti Irkçı bir diktatörlüğe dönüşebilir"

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, siyasi ve toplumsal muhalefetin itirazlarına rağmen tartışmalı "yargı reformuna" ilişkin bu hafta "pratik adımlar" atacaklarını duyurmuştu. Friedman, Binyamin Netanyahu'yu "diktatör" olarak nitelendirdi.

"Netanyahu da Yüksek Mahkeme yoldan çekilsin istiyor ki kilit pozisyonlara istediği siyasileri atayabilsin. İsrail’de bir buçuk yıldır her cumartesi sokaklara dökülen yüz binlerce demokrasi savunucusu Netanyahu’nun tasarıyı nihai onaydan geçirmesini önleyemezse eski başbakan Ehud Barak’ın Haaretz gazetesinde yazdığı üzere yeni kanun 'İsrail’i yolsuzluğa bulaşmış ırkçı bir diktatörlüğe dönüştürerek toplumu parçalayıp ülkeyi yalnızlaştıracak.'

Somut bir örnek vereyim. Netanyahu geçen yıl sağ koalisyonla imzaladığı hükümet kurma anlaşması uyarınca ultra-Ortodoks Şas Partisi’nin lideri Aryeh Deri’yi önce içişleri ve sağlık bakanlığına, iki yıl sonrası içinse Dini Siyonizm Partisi lideri Bezalel Smotrich’le dönüşümlü olarak maliye bakanlığına atadı.

Aryeh Deri vergi kaçırmak ve rüşvet almak gibi mali suçlardan üç kez hüküm giymiş biri. Geçen ocak ayında Yüksek Mahkeme 10’a karşı 1 oyla Netanyahu’ya hüküm giymiş bir vergi kaçakçısını ve rüşvetçiyi bakanlığa getirmesinin “son derece akıl dışı olduğunu” ve “başbakanın bakan tayinlerinde izlemesi gereken temel ilkelerle ciddi çeliştiğini” söyledi.

Kendi yolsuzluk davası da devam eden Netanyahu ise Yüksek Mahkeme’yi etkisiz hale getirmek istiyor. Bu sayede bu vergi kaçakçısını maliye bakanı yapıp örneğin İsrailli ve ABD’li mükelleflerin İsrail hazinesine aktardığı vergi ve bağışları ona emanet edecek"

şeklinde aktardı.

ABD-İsrail ortak çıkarı

Friedman'ın New York Times'takş yazısında, Netanyahu'nun , ABD ve İsrail için hayati bir konu olan Ürdün'ün istikrarını tehdit ettiğine değindi. Friedman,

"Biraz da ortak çıkarlara bakalım. İsrail ile ABD’nin en önemli ortak çıkarlarından biri İsrail’in Batı Şeria işgalinin sadece geçici olduğu ve bölgedeki 2.9 milyon Filistinli’yi de içeren iki devletli çözümün günün birinde gerçek olacağı düşüncesi. Bu ortak hayal sebebiyle ABD gerek BM’de gerekse Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail’in Batı Şeria’yı geçici olarak işgal değil kalıcı olarak ilhak ettiği yönündeki çeşitli kararlara ve hükümlere karşı hemen her zaman İsrail’i savundu.

Mevcut İsrail hükümeti kendisine zaman kazandıran bu hayali mahvetmek için elinden geleni yapıyor. Netanyahu aralıkta yemin edip göreve başladığından beri çoğu Batı Şeria’nın merkezinde bulunan 7 bini aşkın yeni konut birimine onay verdi. Hükümet ayrıca denetimsiz yerleşimcilerin İsrail ordusu tarafından atıldıkları dört yerleşim yerine dönmesini sağlamak adına yasayı değiştirdi. Maliye Bakanı Smotrich mart ayında “Filistinli diye bir şey yok çünkü Filistin halkı diye bir şey yok” ifadelerini kullandı. Partisi Filistin Devleti’nin kurulmasına karşı ve ilhak yanlısı" dedi.

"Suudi normalleşmesine de zarar veriyor"

Friedman, Netanyahu'nun Ortadoğu'da ABD-İsrail çıkarlarını nasıl baltaladığını paylaştı.

"İsrail ve ABD'nin OrtaNetanyahu diğer ortak çıkarları için de sorun yaratıyor: Mesela ABD ve İsrail için hayati bir konu olan Ürdün’ün istikrarını tehdit ediyor. İsrail’deki rejimin öngörülemez olması yüzünden Suudilerin normalleşme yolunda duraksamasına neden oluyor.

İkincisi, ılımlı Cumhurbaşkanı Yitzhak Herzog haftaya Washington’da Biden’la görüşecek. ABD Başkanı’nın İsrail Cumhurbaşkanı’na vereceği bir mesajdan eminim: ABD hükümetiyle İsrail hükümetinin çıkar ve değerleri bu kadar ayrışmışsa ikili ilişkilerin gözden geçirilmesinin kaçınılmaz olduğunu söyleyecektir.

İsrail’le askeri ve istihbarat iş birliğinin gözden geçirilmesinden bahsetmiyorum. Küstahça tek devlet çözümüne kilitlenmiş, sadece Yahudi devletini düşünen, Filistinlilerin kaderini ve haklarını sonraya bırakan bir İsrail’e yönelik temel diplomatik yaklaşımımızdan bahsediyorum.

ABD çıkarlarına ve değerlerine dayalı böyle bir yeniden değerlendirme karşısında İsrail için olumsuz sonuçlar getirebilir ancak ülke tamamen raydan çıkmadan bunu yapmak şart. Biden’ın Amerika’daki 2024 seçimleri öncesi Netanyahu’nun üzerine gitme cesareti göstermesi başkanın sadece çoğu Amerikalı’nın değil çoğu Amerikalı Yahudi’nin, hatta çoğu İsrailli Yahudi’nin de kendisini desteklediğine inandığını gösteriyor." şeklinde ifade etti.

Tartışma