Rus Ordusu’nu kim yönetiyor?
Ukrayna Savaşı'ndaki hezimet sonrası Şoygu’nun gözden düşme hikayesi.
Ukrayna’ya topyekûn saldırının başladığı güne kadar Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Vladimir Putin’in gözde bürokratlarındandı. Rusya Devlet Başkanı, Şoygu ile birlikte tatillere gider, dağlara çıkar, Tayga Ormanları’nda gezerdi. Hatta Putin eski Petersburglu dostlarıyla bile bu kadar yakın değildi. Şoygu da Putin ile bu yakınlığın “ekmeğini” bolca yiyor, medyanın gündeminden düşmüyor, durmadan açıklamalar yapıyor, ekranlara çıkıyordu…
Ta ki Şubat 2022’ye kadar…
Ukrayna’da savaş planlandığı gibi gitmeyip yıldırım operasyonu sonuç vermeyince ve ava giden Rus askerleri Ukrayna ormanlarında, yollarında avlanınca durum değişti. Şoygu görünmez oldu, günlerce ortaya çıkmadı, hatta bir dönem hastaneye yattığı dahi iddia edildi. Kremlin’in tetikçisi Kadirov Şoygu’dan çok daha fazla öne çıktı. Rus basınında yer alan iddialara göre, Kiev etrafındaki geri çekilmeden sonra Putin kendisi ordunun başına geçmeyi düşündü, ancak sonra bundan vazgeçti ve Şoygu’yu yok sayarak doğrudan sahadaki generallerle çalışmaya başladı.
Rusya’nın muhalif “Vajnıe İstorii” haber platformu, Şoygu’nun gözden düşme hikayesini ele alan bir yazı yayınladı. Söz konusu yazıyı gdh.digital okurları için çevirdik:
Vadetti, yapmadı
Savaş başlayana kadar Ukrayna’daki durumla ilgili Putin’in duymak istediklerini söyleyen, Kiev’de iktidarın sallantıda olduğunu, Ukrayna’nın bölgelerinin Zelenskiy’i devirmeye ve Moskova’yı desteklemeye hazır olduğunu iddia eden sadece FSB değildi. Rusya Genelkurmay Başkanlığı Baş İdaresi (askeri istihbarat) de Ukrayna’daki durumu anlama konusunda başkomutana karşı gelmedi.
Ordudaki kaynaklara göre, Savunma Bakanı, Putin’e Ukrayna’daki görevlerin tamamını barış dönemindeki ordu düzeniyle yani sözleşmeli personele ve seferberliğe gerek duymadan kısa sürede yerine getirme vaadinde bulundu. Rus askerlerinin sadece birkaç gün yetecek kadar kumanya ile, uzun vadeli teçhizatı düşünülmeden Ukrayna’ya gönderildiği artık sır bir değil. Kiev ve diğer Ukrayna şehirleri yönünde ilerleyen araç konvoylarında ise tam kapsamlı savaş için değil de sanki göstericileri dağıtmak için sıralanmış araçlar yer alıyordu. Dolayısıyla, görev yerine getirilemedi. Kiev’i işgal etmek mümkün olmadığı gibi, “iyi niyet” adıyla geri çekilmek zorunda kalındı.
Yönetimin çok kötü bilgilendirildiğine ilişkin iddiaları hatta sözde Donetsk Halk Cumhuriyeti’nin eski sözde Güvenlik Bakanı, “Vostok” taburunun eski komutanı Aleksandr Hodakovskiy’nin sözleri de kanıtlıyor:
“On yıllar boyunca oluşan ve çıkar gruplarını birbirine bağlayan kapalı sistemlerin en büyük felaketlerinden biri olumsuz raporlar karşısında paniğe kapılmaktır. Önemli bir general dar çevrede bu veya diğer sorunu itiraf ediyor, ancak “neden rapor etmiyorsunuz” diye sorduğunuzda “görevden alırlar” diyor…”
Rus Ordusu’ndaki kaynaklara göre, Putin, Ukrayna’nın, Ukrayna Ordusu’nun ve askeri operasyonun gerçek durumunu artık sorunları saklamanın mümkün olmadığı anda öğrenmeye başladı. Hatta bu aşamada durumu kurtarmak için orduyu bizzat yönetme niyetine kapıldı. Ancak bununla bir şeyi değiştiremeyeceğini çok çabuk anladı ve Şoygu’yu pas geçerek Suriye’de ve diğer sıcak bölgelerde görev yapmış savaş generalleri ile görüşmeye başladı.
Temmuzun başında Putin Şoygu’yu, raporlarına çok ihtiyaç duymadığını söyleyerek kamuoyu önünde zor duruma düşürdü. Savunma Bakanı kameraların önünde sözde Luhansk Halk Cumhuriyeti’nin “kurtarılması” operasyonunun sona ermesiyle ilgili rapor verirken Putin, Şoygu’yu övme rutini yerine farklı cümleler kurdu:
“Biliyorsunuz, bugün Orgeneral Aleksandr Pavloviç Lapin (işgal sırasında merkez birliklerinin komutanı) ve General Sergey Vladimiroviç Surovikin (güney birliklerinin komutanı) bugün bana görevi yerine getirdiklerine ilişkin raporlarını sundular ve operasyonların devamıyla ilgili tekliflerini verdiler”.
Devlet Başkanı o konuşmasında açık şekilde Şoygu’nun astlarıyla çalıştığını ve bu durumda Savunma Bakanının rolünün belirsiz olduğunu ifade etmiş oldu. Rusya Genelkurmay Başkanlığındaki kaynaklara göre, Putin, gerçekçi bilginin eksikliği nedeniyle Rusya yönetimi için tamamen sürpriz olan şartlara uyum sağlamayı başaran pratik uygulayıcılarla çalışmayı tercih etti.
Söz konusu kaynaklar, artık Savunma Bakanlığı’ndaki önemli atamaların da Şoygu’nun görüşü dikkate alınmadan yapıldığını bildiriyorlar. Örnek olarak haziran ayında Hava İndirme Birlikleri Komutanlığı görevine General Mihail Teplinski’nin getirilmesi gösteriliyor. Kaynaklar, Tepkinski’nin bir toplantıda Şoygu’nun fikirlerine karşı geldiğini, Şoygu’nun bu nedenle uzun zamandır Teplinski’ye düşman gibi baktığını bildiriyor.
Biliyor ama susuyor
Putin ile Şoygu arasındaki ilişkiler o kadar değişti ki, Savunma Bakanı gerekli gördüğü kararlarda ısrar etme cesaretini bile gösteremiyor. Örneğin, “Vajnıe İstorii” kaynaklarına göre, işgalin başlangıcında Ukrayna’da köprüleri bombalamaya izin vermedi. Oysa o zaman cephedeki durum karşı tarafın ilerlemesini zorlaştırmayı gerektiriyordu. Putin’in yasağı ordu yönetimi içinde şaşkınlığa ve gizli hoşnutsuzluğa neden oldu. Ancak bu konuda hiçbir şey yapamadılar. Devlet Başkanı son ana kadar Ukrayna Ordusu’nun direncinin hızla kırılacağını ve Rus Ordusu’nun altyapıya çok fazla zarar vermeden muzaffer bir edayla şehirlere gireceğini umuyordu.
Ordu yetkilileri, cephede feci bir asker ve subay kıtlığı olduğunu bildiriyor. Bu kaynaklara göre Rus Ordusu Ukrayna’da azınlıkta savaşıyor, bu nedenle de çok yavaş ilerliyor. Farklı değerlendirmelere göre, Ukrayna’da Rus ve Rus yanlısı asker sayısı sözde Donetsk ve Luhans Cumhuriyetleri de göz önünde bulundurulduğunda, 150-180 bini ancak buluyor. Ukrayna Ordusu’ndaki asker sayısı ise savaş başlayana kadar 250 bin civarındaydı, seferberlikle birlikte bu sayı 700 bine kadar ulaştı. Ukrayna’nın yüzlerce kilometreye yayılan bazı vilayetlerinin hızla işgal edilmesi için Rusya’nın asker sayısı yeterli değil. Bu yavaşlamayla savaş daha bir buçuk iki sene daha sürebilir. Bu ise ilk başta öngörülenden çok farklı bir senaryo. Kırım senaryosundan ise çok çok uzak…
Ancak Putin hala seferberliğe karşı çıkıyor. Ordu yönetimi bunun büyük hata olduğunu düşünüyor, zira bu sayı ile savaşmak çok zor. Ordu, asker ve subay eksikliğini farklı yöntemlerle kapatmaya çalışıyor – sözleşmelilerin istifa etmesine izin verilmiyor, tehditlerle ve korkutmalarla cephede tutulmaya çalışılıyor, Wagner gibi paralı asker grupları devreye sokuluyor, mahkumlar cepheye sürülüyor…
Ancak Genelkurmay’daki kaynaklar, Şoygu’nun devlet başkanına giderek hiç olmazsa kısmi seferberlik ricasında bulunmaktan bile korktuğunu bildiriyor. Zira bu durumda Putin ona Ukrayna’daki görevi sözleşmelilerin yardımıyla yerine getireceğine ilişkin vaadini hatırlatacak.
“Vajnıe İstorii”nin kaynaklarına göre, Şoygu’nun adamları büyük paralar vererek PR grupları oluşturarak ve Rusya’nın büyük medya kuruluşlarında bir analitik makaleye 300 bin ruble ödeyerek seferberliğin gerekli olduğuna ilişkin kanaat oluşturmaya çalışıyor. Bu yöntemle Putin’in masasına gerekli “analizlerin” gitmesini ve Devlet Başkanının bir çeşit seferberlik fikrine yaklaşmasını sağlayabileceklerini umuyorlar. Ancak şimdiye kadar bu taktik işe yaramadı.
Şoygu diğer yandan da yıldırım operasyonunun başarısızlığından kendini soyutlamanın yollarını arıyor ve bu yönde PR çalışmaları yaptırıyor. Ordu ve FSB yetkilileri artık gazetecilerle konuşmalarında bile Devlet Başkanının Ukrayna operasyonu öncesinde yanlış bilgilendirilmesinden dolayı suçu birbirilerine atıyorlar. İki taraf da bir birinin açıklarını ve hatalarını topluyor. Genelkurmay İstihbarat Dairesi FSB’nin 5’inci Servisinin çöküşüyle ilgili bilgileri topluyorlar. FSB’nin Askeri Karşı İstihbarat Departmanı ise ordu yetkililerinin hazırlıksızlığı ve yolsuzlukları ile ilgili veri topluyor. Genelkurmay’daki kaynak, onlarca davaya konu olacak veri toplandığını, ancak ordunun zaten düşük olan moralini daha da düşürmemek için bu dosyaların henüz açılmadığını söylüyor. Kaynağa göre, “kazandıktan sonra bunları hallederiz” deniyor. Şoygu’nun halen daha görevden alınmaması ise Devlet Başkanının zor zamanda Savunma Bakanını değişmek istememesi ile açıklıyorlar. Ancak bu zor dönem geçtiği anda Putin’in Şoygu’ya her şeyi hatırlatacağı bildiriliyor…