The Washington Post: Türkiye'de muhalefet, Mayıs seçimlerinde Erdoğan'a meydan okuyacak

Günlerce süren iç çekişmelerin ardından, Türk muhalefet partilerinden oluşan bir ittifak, Mayıs ayında yapılması planlanan önemli bir seçimde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısına çıkacak kıdemli bir siyasi lider seçtiklerini duyurdu.

Eski bir devlet memuru olan 74 yaşındaki aday Kemal Kılıçdaroğlu, 2010 yılından bu yana Türkiye'nin en büyük muhalefet partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) genel başkanı olarak görev yapıyor.

Karar, "birbirlerini her şeyi raydan çıkarmakla tehdit eden" liderlerin ve muhalefet bloğunun birkaç gün süren tartışmalarının ardından açıklandı.

Analistler bunun, yirmi yıldır Türk siyasetine hakim olan ve aynı zamanda ülkesinin bölgesel ve uluslararası profilini güçlendirmeye çalışan Erdoğan'ı koltuğundan indirmek için nadir bir fırsat olduğunu belirtiyor.

Türk para biriminin değerini düşüren ve enflasyonu tırmandıran ekonomik bir krizin ortasında olan Türkiye'de, Erdoğan'ın anket sonuçları son dönemde geriledi.

Erdoğan daha yakın zamanlarda ise; ülkenin güneyinde meydana gelen ve şehirleri harap ederek 50.000'den fazla insanın ölümüne neden olan iki yıkıcı depremin ardından "yavaş tepki verildiği" için kamuoyunda artan eleştirilere maruz kaldı.

Trajedinin ardından Erdoğan, kurtarma çabalarındaki gecikmeleri kabul etti ve halktan af diledi. Erdoğan depremin yıktığı Adıyaman'da yaptığı konuşmada; "Depremin yıkıcı etkisi, olumsuz hava koşulları ve bozulan altyapının getirdiği zorluklar nedeniyle Adıyaman'da ilk günlerde istediğimiz faaliyeti maalesef gerçekleştiremedik ve her şeyin farkındayız"ifadelerini kullandı.

Seçimler yaklaşırken Türkiye'deki muhalifler, Erdoğan'ın yıllar içinde siyasi muhalefete yönelik baskısını eleştiriyorlar ve Türkiye'ye demokrasiyi geri getirme sözü veriyorlar.

Analistler muhalefetin; parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken, Erdoğan'ın önemli ve sadık destekçi tabanının yanı sıra medya ve devlet kurumları üzerindeki baskısıyla ve muhalefetin ideoloji ve taktikler konusundaki apaçık bölünmeleriyle mücadele etmesi gerektiğini belirtiyorlar.

Erdoğan son aylarda seçmenleri etkilemek için ucuz krediler, enerji sübvansiyonları, vergi indirimi ve emeklilik yaşının düşürülmesi dahil olmak üzere bir kamu harcaması dalgası başlattı ve 2 milyondan fazla insanın erken emekli olmasına ve emekli maaşı almasına olanak sağladı.

Millet İttifakı olarak adlandırılan muhalefet ittifakı, adayını geçen ay açıklayacaktı ancak deprem nedeniyle açıklamayı erteledi. Geçe Cuma günü ise, bloğun en büyük ikinci partisi olan İYİ Parti'nin genel başkanı Meral Akşener, uzun süredir devam eden gerilim kamuoyunun görüşüne sunulduğunda ittifaktan çekildi.

Akşener daha sonra yaptığı konuşmada, Kılıçdaroğlu'nun partisinden daha popüler isimleri seçerek muhalefete daha iyi hizmet edeceğini belirterek, Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş veya İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nın aday olması gerektiğini belirtti.

Kamuoyu yoklamaları, Erdoğan'a karşı yapılacak bir seçimde her iki adamın da Kılıçdaroğlu'ndan daha başarılı olacağını gösteriyor. CHP liderine atıfta bulunan Akşener, "Kişisel hırsların tercih edildiğini anladık" ifadelerini kullandı.

Ancak Pazartesi günü, iki belediye başkanıyla görüştükten sonra muhalefet bloğuna yeniden katıldı.

İttifak, Erdoğan'ın 2017'deki referandumdan sonra üstlendiği kapsamlı yetkileri tersine çevirmek anlamına gelen, "güçlendirilmiş bir parlamenter sisteme dönüşü" de içeren bir geçişi vaat eden bir "yol haritası" üzerinden hareket ediyor.

Kılıçdaroğlu, başkent Ankara'da yaptığı kısa açıklamalarda, "Türkiye'yi istişare ve uzlaşı ile yöneteceğiz. Ahlakın ve adaletin gücünü birlikte kuracağız." ifadelerini kullandı.

Diğer yandan Millet İttifakı, desteği Türkiye seçimlerinde çok önemli kabul edilen "Kürt liderliğindeki" güçlü bir muhalefet partisini içermiyor.

Erdoğan ise deprem yardımına odaklandı ve muhalefetin çekişmelerini bir gösteri olarak yorumladı. Erdoğan sonra olarak Türkiye'deki depremlerdeki ölü sayısının 46.000 kişiyi aştığını duyurdu.

Ülkede yüzbinlerce insan hala geçici konutta ve Birleşmiş Milletler Pazartesi günü yaptığı açıklamada, hayatta kalanlara yardım etmek için yaptığı 1 milyar dolarlık çağrının yalnızca yüzde 10'unun finanse edildiğini açıkladı.

BM'nin Türkiye'deki koordinatörü Alvaro Rodriguez Associated Press'e verdiği bir röportajda," Eğer daha fazla fon sağlanmaz ise, BM ve ortakları Türkiye'deki insani ihtiyaçları karşılayamayacak." uyarısında bulundu.