Arab News: Irak seçimleri, Türkiye-Irak ilişkilerini nasıl etkileyecek?
Güvenlik anlaşmaları, terörle mücadele, Kalkınma Yolu projesi, bölgesel dengeler. Irak seçimleri, Türkiye-Irak ilişkilerini nasıl etkileyecek?
Son Güncelleme: 10.11.2025 - 01:30
Suudi Arabistan merkezli önemli yayın organlarından Arab News'de, Irak'da salı günü gerçekleşecek olan parlamento seçimlerinin, Türkiye-Irak ilişkilerine olası etkilerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
Irak'da Salı günü gerçekleşecek olan parlamento seçimlerinin Irak'ın hem iç dinamikleri hem de bölgesel anlaşmaları doğrultusunda dıl dinamikleri açısından kritik bir öneme sahip olduğuna dikkat çekilen analizde, seçim sonuçlarının Türkiye-Irak ilişkilerinde de; güvenlik, terörle mücadele, Kalkınma Yolu projesi ve su sorunları gibi başlıklarda yeni gerçeklikler ortaya çıkarma potansiyeline sahip olduğu belirtildi.
Analizde ayrıca; Türkiye'nin Irak'da son dönemde artan etkisinin ve seçim sonrası iki ülke ilişkilerinin nereye evrilebileceğine dair değerlendirmelere yer verildi.
İşte Arab News'de yayınlanan analiz:
Irak'da Salı günü parlamento seçimleri düzenleyecek. Bu önemli oylama öncesinde, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Irak'ı ziyaret ederek cumhurbaşkanı ve üst düzey yetkililerle görüştü.
Ziyaret sırasında Ankara ve Bağdat, iki komşu ülke arasında uzun süredir devam eden su yönetimi sorunlarını çözmeyi amaçlayan bir su işbirliği anlaşması imzaladı.
Türkiye ve Irak, Başbakan Muhammed El-Sudani'nin görev süresi boyunca, bir dizi üst düzey ziyaret ve bir dizi anlaşma ile ilişkilerinde olumlu bir ivme yakaladı.
Sudani, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen yıl Bağdat'a yaptığı ve 2011'den bu yana ilk ziyaretine karşılık olarak Mayıs ayında Ankara'yı ziyaret etti.
Bu ziyaretler, ilişkilerinde yeni bir sayfa açtı ve çeşitli işbirliği alanlarında yaklaşık 40 anlaşma ile sonuçlandı.
Sudani'nin başbakanlığı döneminde, Türkiye-Irak ilişkileri, sınır güvenliği, Türkiye'nin PKK'nın uzantıları olan militanlarla çatışması ve su kaynakları yönetimi gibi konuların hakim olduğu güvenlik odaklı bir perspektiften, ekonomik ve kalkınma boyutlarını da içeren çok boyutlu bir ilişkiye dönüştü.
Bu yaklaşım, Türkiye'nin Irak'a yönelik söylemini de, kontrol altına alınması gereken sorunlu bir komşu ülkeden, dış politika stratejisinin merkezine yerleştirilmesi gereken önemli bir aktöre dönüştürdü.
İlişkilerdeki ivmenin yanı sıra, Gazze savaşı, İran'ın zayıflayan etkisi ve Körfez merkezli bölgesel düzenin ortaya çıkışı gibi bölgesel dinamikler de Türkiye ve Irak'ın ilişkilerini daha da güçlendirmesine yardımcı oldu.
Ankara için Irak artık ortak güvenlik tehditlerini ve karşılıklı ekonomik çıkarları paylaşan bir komşu. Türkiye ayrıca istikrarlı bir Irak'ı, bölgeler arası bağlantılılık, ekonomik entegrasyon ve istikrara odaklanan Körfez merkezli bölgesel düzene daha fazla entegre etmeyi hedefliyor.
Bu çabaların önemli bir örneği, Türkiye, Irak, Katar ve BAE arasında Kalkınma Yolu projesinde işbirliği yapmak üzere imzalanan dörtlü anlaşmadır. Türkiye'nin Körfez ülkeleriyle uzlaşması da Türkiye-Irak-Körfez üçlü işbirliği planlarında önemli bir rol oynadı.
Ortak zemin
Yıllar süren ilişkilerindeki çalkantıların ardından Ankara ve Bağdat, güvenlik konularında da ortak bir zemin buldu.
Geçen yıl, askeri, güvenlik ve terörle mücadele işbirliği konusunda bir mutabakat zaptı imzaladılar. Bu anlaşma, Türkiye'nin Irak'taki güvenlik varlığını güçlendirmekle kalmadı, aynı zamanda uzun süredir Ankara'nın kendi topraklarında yürüttüğü terörle mücadele operasyonlarını eleştiren Bağdat hükümetinin de onayını aldı.
Hatta bu bağlamda Türkiye, geçen hafta Irak ve Suriye'deki askeri görev süresini üç yıl daha uzattı.
Ankara, askeri eğitim ve silah satışı sağlayarak Irak'ın gelişmekte olan güvenlik mimarisinin bir parçası olmak istiyor. Bu da muhtemelen gerçekleşecek. Zira iki ülke Mayıs ayında Türk savunma teknolojisinin transferini de içeren bir savunma sanayii işbirliği anlaşması imzaladı.
Türk Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın da istihbarat paylaşımını ve sınır istikrarını güçlendirmek için Temmuz ayında Sudani ile bir araya geldi. Türkiye, bölgedeki DAEŞ ile mücadele etmek için Suriye, Ürdün ve Lübnan ile kurduğu güvenlik çerçevesine Irak'ı da dahil etti.
Seçimin olası etkileri
Irak, bir düşüş döneminin ardından anka kuşu gibi küllerinden yeniden doğuyor gibi görünse de, seçim gününe yaklaşırken güvenliği ve istikrarı açısından hala birçok tehditle karşı karşıya.
DAEŞ ve uyuşturucu kaçakçılığı gibi büyük sorunlarla mücadele etmeye devam eden Irak, bu tehditleri ortadan kaldırmak için bölge ülkeleriyle daha fazla işbirliği arayışında. Irak'ın diğer acil sorunlarından biri de su kıtlığı.
Irak, tatlı suyunun yaklaşık yüzde 75'ini Dicle ve Fırat nehirleri üzerinden Türkiye ve İran'a bağımlı. Su paylaşımı anlaşmazlıkları, Ankara ile Bağdat arasındaki ilişkileri uzun süredir gerginleştirerek, aralarındaki her türlü siyasi ve ekonomik işbirliğini engelliyordu.
Ancak Türkiye, Irak ile su işbirliği konusunda, gelecekteki su paylaşımı kararlarını koordine etmek üzere kalıcı bir danışma grubu aracılığıyla uygulanacak tarihi bir anlaşma imzaladı. Bağdat, bu anlaşmayı iki komşu ülke arasında “su yönetimi konusunda türünün ilk örneği olan bir ortaklık” olarak nitelendirdi.
Irak'ta, anlaşma haberi, şiddetli su kıtlığı nedeniyle artan halkın ve siyasetin hayal kırıklığı ortasında Sudani'ye siyasi bir destek sağladı. Türk tarafında ise bu anlaşma, Türk şirketlerinin Irak'taki su altyapısını rehabilite etmek için sözleşmeler yapmasına olanak tanıyan faydalı bir anlaşma.
Ankara şu anda Irak seçimlerinin, Irak'ın Türkiye'ye yönelik dış politikasını temelden değiştirmeden sorunsuz bir sonuçla sonuçlanmasını umuyor. İki ülke arasında güvenlik, su, petrol ve ekonomi projelerinde yakın işbirliği olduğu göz önüne alındığında, Irak'ın Türkiye'ye yaklaşımında büyük bir değişiklik olması olası görünmüyor.
Irak'ın karşılaştığı zorluklar izolasyon yerine işbirliği yoluyla en iyi şekilde çözülebileceğinden, yeni hükümetin bu ortaklıkları sürdürmesi bekleniyor.
Şu an için Ankara, yeni seçilen Irak hükümetinin göreve başlamasını ve işlerin olağan seyrini sürdürmesini bekliyor.
Kaynak:
Arab NewsİLGİLİ HABERLER
The National Interest: ABD, Batı yarımkürede yeni bir Afganistan mı yaratacak?
The Wall Street Journal: Gazze'deki ateşkes başarısızlığa doğru mu gidiyor?
The New Arab: Erdoğan'ın Körfez turunun 3 önemli hedefi ve beklentiler
Cumhurbaşkanı Erdoğan 'gerekirse içeriz' dedi: Baldıran zehri nedir?
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yeni Türkiye'yi herkes kabullenecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye 21 çeyrektir kesintisiz büyüyor
DİĞER HABERLER
Brussels Signal: Çok kutuplu düzende Avrupa'ya yer yok
The Hill: Trump neden Putin'i “ödüllendirmek” istiyor?
Real Clear World: Trump'ın saldırgan yeni Batı Yarımküre doktrini
Gulf State Analytics: İsrail'in Suriye'deki asıl hedefi ne?
The New Arab: İsrail'in “zorla nakil” stratejisinin arka planı
Politico: Avrupa'nın zayıflık psikolojisi tırmanıyor
The National Interest: Japonya, 3. Dünya Savaşı'nın fitilini mi ateşledi?
Carnegie Endowment: Türkiye Ukrayna barış sürecinde kilit aktör olabilir.
The Telegraph: Avrupa varoluşsal krizini aşabilecek mi?
UnHerd: İsrail'in saldırganlığı üçüncü bir dünya düzenini mi başlatacak?


