Erdoğan'dan küresel düzene sert eleştiri: "Başta Netanyahu, kabinesi ve soykırım kadrosu..."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bosphorus Diplomasi Forumu'nda gençlere hitap ederek onların Türkiye Yüzyılı'nın inşasındaki rolünü vurguladı ve mevcut küresel sistemin iflas ettiğini dile getirdi.
Son Güncelleme: 27.09.2025 - 17:00
- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan küresel düzenin işlevselliğiyle birlikte itibarını da yitirdiğini vurgulayarak, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi gibi yapıların çözümün anahtarı olması gerekirken sorunun parçası haline dönüştüğünü söyledi.
- Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin coğrafyasındaki acılara, zulümlere ve çatışmalara duyarsız kalamayacağını, çözüm üretmenin tarihi ve vicdani sorumlulukları olduğunu belirterek, Gazze, Yemen, Suriye, Sudan ve Somali'deki durumun Türkiye için büyük önem taşıdığını dile getirdi.
- Erdoğan, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun ve soykırım kadrosunun derhal yargılanması ve cezalandırılması gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Genç Diplomasi Derneği tarafından Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda düzenlenen Bosphorus Diplomasi Forumu'nda konuştu. Forumun üst başlığı "Tarihin Işığında Diplomasi" ve teması "Soğuk Savaş"tı.
Erdoğan, 81 ilin yanı sıra diaspora ve gönül coğrafyasının farklı köşelerinden gelen gençleri selamlayarak başladığı konuşmasında, 27 Mayıs darbesi sonrası burada idam edilen Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Hazine ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan'ı rahmetle andı.
"Yaslı ada" olarak bilinen mekanın, yeni kimliğiyle bu tür toplantılara ev sahipliği yapmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, forumu düzenleyen Genç Diplomasi Derneği üyelerini tebrik etti.
Lise ve üniversite çağındaki gençlerin uluslararası ilişkiler ve diplomasi alanındaki çalışmalarının ülkenin geleceği adına son derece önemli olduğunu belirterek, "Ülkemizin güçlü yarınları için fedakarca çalışan, ortaya fikir ve eser koyan, geleceğin Türkiyesini inşa etmenin gayretinde olan her bir gencimiz bizim için değerlidir, umudumuzu artıran bir istikbal yıldızıdır" dedi. Erdoğan, kendi mührümüzü de vuracağımız Türkiye Yüzyılı'nın, gençlerin çabası ve çalışmalarıyla vücut bulacağını söyledi. Gençlerin ilerleyen yıllarda siyaset, akademi, bürokrasi, medya, sivil toplum ve diplomaside üstlenecekleri vazifelerle Türk dış politikasının çok çok önem kazandığı bir yapıya kavuşulacağına inandığını ekledi.
Küresel sistem iflas etti, çözüm mekanizmaları sorunun parçası oldu
Uluslararası siyasette tektonik kırılmaların yaşandığı tarihi bir dönemden geçildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel rekabetin arttığını ve krizlerin barışçıl yollarla çözülemediği için insani trajedilerin yaşandığı savaş ve çatışma sahalarına taşındığını kaydetti. Su ve iklim krizlerinden ticaret savaşlarına, enerji ve gıda güvenliğine kadar türlü meydan okumalarla karşı karşıya olunduğunu dile getirdi.
Erdoğan, "İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra galipler eliyle kurulan düzen işlevliğiyle birlikte itibarını da yitirmiştir" ifadelerini kullanarak, evrensel değerlerin rafa kalktığını, yönetim mekanizmalarının iflas ettiğini ve meşruiyetini kural ve ilkelerden alan uluslararası sistemin felce uğradığını vurguladı. Küresel barış ve güvenliğin yerini savaş ve istikrarsızlık girdabına bıraktığını, haklı, mazlum ve zayıf olanın yalnızlığa terk edildiğini belirtti.
Seksen yıl önce savaşları önlemek ve insani felaketlerin önüne geçmek amacıyla kurulan mevcut küresel sisteme değinen Erdoğan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi gibi mekanizmaların amacının savaşları önlemek olduğunu ancak gelinen noktada "çözümün anahtarı olması gereken yapılar sorunun parçası haline dönüşmüştür. Atalete mahkum ve mecbur edilmişlerdir" dedi. Türkiye'nin iflas etmiş bu sistemin tüm yükünü çeken bir bölgede yer aldığını belirten Erdoğan, komşu ve gönül coğrafyasındaki kardeşlerin dertlerine sırt çevrilemeyeceğini vurguladı.
Gazze'de yaşananlar karşısında çözüm üretmek tarihi sorumluluktur
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gönül coğrafyasına sırtını dönmeyen ve yardım çağrılarına kulak tıkayan bir ülke olunmadığını belirterek, "Herkes kayıtsız kalsa dahi biz coğrafyamızdaki acılara, zulümlere, sonu gelmeyen çatışmalara duyarsız kalamayız. Çözüm üretmek, çözüme liderlik etmek bizim görevimiz, tarihi ve vicdani sorumluluğumuzdur" dedi. Gazze'nin, Yemen'in, Suriye, Sudan, Somali'nin sokaklarında yere düşen her canın, Türkiye'nin canından can kopardığını ifade etti.
Bölgede barışın, huzurun ve istikrarın güçlü bir şekilde sağlanması için çalıştıklarını dile getiren Erdoğan, devlet aklı, hariciye geleneği, büyüyen ekonomi, köklü kurumlar ve ilkeli dış politika ile coğrafyadaki yangınları söndürmeye gayret ettiklerini söyledi. Dış politikayı sıfır toplamlı bir oyun olarak görmediklerini ve barış, refah ve istikrarın paylaştıkça çoğaldığına inandıklarını ifade etti. Hazreti Mevlana'nın "Bir mum, diğer bir mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez" sözünü iç ve dış siyasette temel referans kaynaklarından biri olarak gösterdi.
Netanyahu ve soykırım kadrosu derhal yargılanmalıdır
Türkiye'nin insan odaklı, ön alıcı, girişimci ve çok boyutlu dış politika anlayışıyla bölgesel ve küresel meselelerin çözümüne katkı sunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'de mazlumların yanında durduklarını, Rusya-Ukrayna savaşında adil barış için çalıştıklarını ve şimdi de Filistin'de, Gazze'de bunu yaptıklarını söyledi.
Gazze'de iki yıldır tüm dünyanın gözleri önünde dehşet ve utanç verici bir soykırım yaşandığına dikkat çekerek, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun ve katliam ordusunun en modern silahlarla Filistinli sivilleri hedef aldığını ve açlığın bir kitle imha silahı olarak kullanıldığını vurguladı. Sözde yardım dağıtım noktalarında dahi Filistinlilerin öldürüldüğünü, 7 Ekim'den bu yana çoğu çocuk ve kadın 66 bine yakın Filistinlinin şehit edildiğini ve yaralı sayısının 170 bine yaklaştığını aktardı.
Erdoğan, vicdan sahibi silahsız aktivist ve gönüllülerin Gazze'ye yardım götürdüğü Sumud Filosu'nun umut yolcularına da selamlarını yolladı. Zalimlerin bir hesabı varsa Allah'ın da bir hesabı olduğunu ve o hesabın eninde sonunda galip geleceğini dile getirdi. Netanyahu'nun Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda boş koltuklara konuştuğunu ve kulaklarının üzerine yatanların artık uyanmaya başladığını belirterek, Gazze'deki meselenin Hamas parantezine indirgenmesinin yanlış olduğunun farkına varıldığını söyledi.
"Bu adımlar daha erken atılamaz mıydı?”
Katar'a düzenlenen saldırının İsrail'in asıl niyetinin görülmesini sağladığını ve canavarın durdurulmasının şart olduğunu dile getirdi. Filistin'i tanıyan devlet sayısındaki artışın (150'yi aştı) bu küresel uyanışın bir sonucu olduğunu söyledi. Filistin'in tanınmasının geç de olsa önemli bir adım olduğunu belirten Erdoğan, "Bu adımlar daha erken atılamaz mıydı? 65 bin masum ölmeden de Filistin'e sahip çıkılamaz mıydı?" diye sordu.
Erdoğan, İsrail durdurulmadan Filistin Devleti için konulan iradenin eksik kalacağını vurgulayarak, "Başta Netanyahu, kabinesi ve soykırım kadrosu derhal yargılanmalı ve cezalandırılmalıdır" dedi. Uluslararası spor turnuvalarından men dahil İsrail'e caydırıcı yaptırımlar uygulanması gerektiğini, İspanya'nın aldığı kararın bir kenara konulamayacağını ve Futbol Federasyonu ile bu konunun değerlendirileceğini söyledi. Ayrıca, İsrail hükümetine Gazze'de 100 milyar doları bulan yıkımın faturasının ödetilmesi gerektiğini ve Türkiye'nin ticaret ve diğer alanlarda aldığı tedbirlerin diğer ülkelere örnek olması gerektiğini ifade etti. Aksi takdirde kaosun bütün dünyayı saracağını belirterek, bölgede barış ve huzurun sağlanması için çalışmaya devam edeceklerini kaydetti.
Forumdan notlar ve hediye takdimleri
Program, Hafız Muhammed Esed Can'ın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. "Gazze-Geri Dönme Umudu", "Genç Diplomasi Derneği-Diplomacy For All, Not For The Few" ve "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Diplomatik Anlayışı" konulu kısa filmlerin gösterildiği programda, Genç Diplomasi Derneği Başkanı Selman Bilir, Başkan Yardımcıları Ömer Tayyip Erdoğan ve Ahmet Aziz Albayrak tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye takdim edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da programın sponsorlarından Eminevim Yönetim Kurulu Başkanı Süheyla Üstün, Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı Şenol Kazancı, Ziraat Katılım Genel Müdürü Metin Özdemir ile Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Mesut Albayrak'a hediye verdi. Program, aile fotoğrafı çektirilmesinin ardından sona erdi.
Kaynak:
GDH Haber
İLGİLİ HABERLER
Shakhtar Teknik Direktörü Arda Turan, UEFA maçı öncesinde Ukrayna'daki zorlukları anlattı
Cumhurbaşkanı Erdoğan 'gerekirse içeriz' dedi: Baldıran zehri nedir?
Yolsuzluktan yargılanan Netanyahu af istedi
Yolsuzluktan yargılanan Netanyahu affedilecek mi? Olası senaryolar neler?
İşgalci İsrail bir kez daha ateşkesi ihlal ederek Gazze’yi bombaladı
Gulf State Analytics: İsrail'in Suriye'deki asıl hedefi ne?
DİĞER HABERLER
Bakanlık gençleri uyardı! 'Siber dünyanın karanlık dehlizlerinde kaybolmayın'
Süper Lig puan durumu tablosu | TFF ile 4 Aralık Süper Lig puan durumu sıralaması nasıl?
Ak Parti'den eve dönüş düzenlemesi şartı: Örgüt feshi ve 5 yıllık adli takip
Numan Kurtulmuş: Artık raporlama faslına geçiyoruz
Gökyüzü şöleni başlıyor: Yılın son Süper Ay'ı bu gece görünecek
Büyükçekmece’nin ardından Adalar Adliyesi’nde de soygun! 12 silah kayboldu
MSB: Yunan Bakan'ın açıklamaları olumlu atmosfere zarar veriyor
Devlet Bahçeli: Gizli propagandaya ve kapalı mesajlara itirazımız var
Yerli malı haftası ne zaman? Yerli malı haftasında neler yapılır, tarihçesi nedir?
Bakanlık açıkladı: Gıdada 122 bin denetim, 17 işletmeye suç duyurusu



