İskoçya'daki bir okulun bahçesinde Antik Mısır'dan kalma arkeolojik eserler bulundu

1952’de İskoçya’daki Melville Evi’nde yaklaşık 4.000 yıllık kırmızı kumtaşı heykel başı ortaya çıkarıldı.

İskoçya’daki arkeologlar, 1952 ile 1984 yılları arasında okul arazisinde ortaya çıkarılan eski Mısır eserlerinin oraya nasıl gömüldüğüne dair gizemi nihayet çözmüş olabilirler.

Yetmiş bir yıl önce, İskoçya’da bir okul çocuğu, okulunun arazisinde ceza olarak patatesleri kazarken, eski bir Mısır heykelciği keşfetti. Ardından yapılan detaylı araştırma, burada Mısır heykelcikleri ve sanat eserleri koleksiyonunu ortaya çıkardı.

Şimdi ise araştırmacılar, bu eserlerin İskoçya’ya nasıl ulaştığını nihayet çözdüler.

1952 ve 1984 yılları arasında Melville Evi’nin arazisinde birkaç eski heykelcik bulundu. Burası, II. Dünya Savaşı sırasında askerlerin barındığı ve daha sonra yatılı okul olarak hizmet veren görkemli bir binaydı.

Öğretmenler ve öğrenciler, yeni keşiflerini müze küratörleri ve uzmanlara götürdüler ve heykelciklerin eski Mısır eserleri olduğunu belirlediler. Ancak hiç kimse eserlerin oraya nasıl geldiklerini çözemedi.

Şu anda eserlerin çoğunun tutulduğu İskoçya Ulusal Müzeleri’ndeki Antik Akdeniz bölümü baş küratörü Margaret Maitland, “Bu etkileyici bir koleksiyon, bu ülkedeki kökenlerini çevreleyen gizem sayesinde daha da güzelleşiyor.” diyor.

Söz konusu koleksiyonda, Maitland’ın Mısır heykel sanatının başyapıtı olarak tanımladığı kırmızı kumtaşından oyulmuş yaklaşık 4.000 yıllık bir heykel başının yanı sıra MÖ 1069 ile MÖ 30 yılları arasına tarihlenen çeşitli bronz ve seramik heykelcikler yer alıyor.

Toplamda, Melville Evi çevresinde gömülü 18 eski Mısır eseri bulundu. Bu, İskoçya’da resmi olarak ilan edilen ve tanımlanan türünün tek örneği. Şimdi ise araştırmacılar, ilk kez bu eserlerin buraya nasıl geldiklerinin ve oraya nasıl gömüldüklerinin hikayesini açıkladılar.

Edinburgh’daki Kraliyet İskoç Müzesi’nin (şu anda İskoçya Ulusal Müzesi) eski küratörü Elizabeth Goring, “Bu buluntuları Melville Evi’nde kazmak ve araştırmak, arkeolojik kariyerimdeki en sıra dışı proje oldu ve şimdi hikayenin tamamını anlatmaktan mutluluk duyuyorum.” diyor.

1984 yılında Melville Evi’nden bir grup genç, küratör Goring’i müzede ziyaret etti ve içlerinden birinin okul bahçesinde metal detektörüyle bulduğu Mısır bronz heykelciği getirdi.

Goring biraz araştırma yaptı ve daha önce aynı arazide iki Antik Mısır nesnesinin daha (kumtaşı başı ve bronz bir Apis boğa heykelciği) sırasıyla 1952 ve 1966’da ortaya çıktığını öğrendi.

Goring bölgeyi kazdı ve tanrıça İsis’i oğlu Horus’u emzirirken tasvir eden sırlı seramik heykelciğin üst yarısı ve Horus’un gözünü taşıyan seramik bir plak da dahil olmak üzere bir dizi başka eser keşfetti.

Bu nesnelerin kökenini belirlemeye yönelik önceki çabalar sonuçsuz kalmıştı, ancak araştırmacılar artık bunların oraya Lord Balgonie unvanını taşıyan Alexander Leslie-Melville tarafından getirildiğini düşünüyor.

Kendisi, 1856’da Mısır’a giden ve bir yıl sonra Birleşik Krallık’a döndükten sonra ölen Melville Evi’nin genç varisiydi.

Açıklamaya göre, konsolosların ve antika satıcılarının bu dönemde yabancılara antik eserleri sıklıkla satması nedeniyle Balgonie’nin bu koleksiyonu seyahatleri sırasında edinmiş olabileceği belirtiliyor.

Balgonie’nin ölümünden sonra aile üyeleri muhtemelen bu nesneleri daha sonra yıkılacak olan ek binaya taşıdılar ve onları orada unuttular.

Yüz yılı aşkın süredir İskoçya’da gömülü olan eski Mısır eserlerinin keşfi, 19. yüzyıl antika koleksiyonculuğunun ölçeğinin ve karmaşık tarihinin bir kanıtı. Bu kadar çeşitli eserleri araştırmak ve tanımlamak heyecan verici bir zorluktu.

Maitland