Tarihte bugün: TBMM'yi tanıyan ilk İtilaf devleti Fransa ile Ankara Anlaşması imzalandı
Milli Mücadele döneminde kritik bir diplomatik zafer olarak tarihe geçen Ankara Anlaşması, 20 Ekim 1921'de Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Hükümeti ile Fransa arasında imzalandı.
Son Güncelleme: 20.10.2025 - 01:00
- 20 Ekim 1921'de imzalanan anlaşma ile Fransa, TBMM Hükümeti'ni resmen tanıyan ilk İtilaf devleti oldu.
- Anlaşma metnine TBMM adına Hariciye Vekili (Dışişleri Bakanı) Yusuf Kemal Tengirşenk, Fransa adına ise diplomat Henry Franklin-Bouillon imza attı.
- Fransa, bu anlaşmayla birlikte Hatay (İskenderun Sancağı) dışında işgal altında tuttuğu Çukurova ve Güneydoğu Anadolu topraklarından çekilmeyi kabul etti.
- Anlaşma sonucunda Güney Cephesi'ndeki askeri harekat başarıyla sona erdi ve buradaki Türk birliklerinin Batı Cephesi'ne kaydırılması sağlandı.
Türk ordusunun Sakarya Meydan Muharebesi'nde Yunan kuvvetlerine karşı kazandığı kesin zafer, uluslararası alanda TBMM Hükümeti'nin elini güçlendirdi. Bu askeri başarı, İtilaf Devletleri arasındaki görüş ayrılıklarını su yüzüne çıkardı ve özellikle Fransa'yı Ankara ile doğrudan temasa geçmeye zorladı.
Fransa Hükümeti, eski bakanlarından Henry Franklin-Bouillon'u özel temsilci olarak Ankara'ya gönderdi. Burada Mustafa Kemal Paşa'nın da nezaretinde, TBMM Hükümeti adına Hariciye Vekili Yusuf Kemal Tengirşenk ile yoğun diplomatik müzakereler yürütüldü.
Fransa işgal ettiği topraklardan çekildi
Haftalar süren çetin müzakerelerin ardından 20 Ekim 1921 tarihinde "Ankara İtilafnamesi" olarak da bilinen anlaşma imzalandı. Anlaşma, Fransa'nın Anadolu'da sürdürdüğü askeri varlığa son vermesini ve işgal ettiği topraklardan çekilmesini karara bağladı.
Bu madde uyarınca Fransa; Adana, Mersin, Osmaniye, Gaziantep ve çevresindeki bölgelerden askerlerini çekti. Bu durum, Milli Mücadele'nin en önemli cephelerinden olan Güney Cephesi'nin kapanmasını ve İtilaf bloğunun fiilen parçalanmasını sağladı.
Hatay için özel bir statü tanındı
Anlaşmanın en önemli maddelerinden biri de İskenderun Sancağı (Hatay) ile ilgiliydi. Hatay, Fransa mandası altındaki Suriye sınırları içinde kalsa da bölgeye özel bir yönetim statüsü tanındı.
Bu statüyle, bölgede yaşayan Türklerin kültürel haklarının korunması ve resmi dilin Türkçe olması gibi önemli ayrıcalıklar güvence altına alındı. Bu madde, ilerleyen yıllarda Hatay'ın anavatana katılması sürecinin de hukuki zeminini oluşturdu.
Kaynak:
GDH Haber
GDH Digital Telegram kanalına abone olabilirsiniz.
İLGİLİ HABERLER
Cep telefonu aboneliğinde kökten değişiklik: Kimlik doğrulama mecburi
Serdar Karagöz: Hakikatin savunusunu yaparken Allah'tan başka kimseye boyun eğmek istemeyiz
TBMM’de Yoğun Hafta: Vergi düzenlemesi, 2026 bütçe mesaisi ve 55 bin mahkuma tahliye yolu
Polis durduramıyor, parasını halk ödüyor: Ali Mahir Başarır'dan suçluya çakarlı araç kalkanı
Türkiye ekonomisi Aralık ayına yoğun gündemle giriyor
Numan Kurtulmuş: Artık raporlama faslına geçiyoruz
DİĞER HABERLER
Şanlıurfa’da 12 bin yıllık 'amfi tiyatro' ortaya çıktı
Oylum Höyük kazılarında Hitit dönemine ait yeni çivi yazılı belgeler ortaya çıktı
Karahantepe'de Neolitik Çağ insanlarının yaşadığı 30'dan fazla kulübe bulundu
Tarihte bugün: Uşi Antlaşması imzalandı, Osmanlı Afrika'daki son toprağını kaybetti
Tolstoy'un yeğeni, atasının tutulduğu Yedikule Zindanları'nı ziyaret etti
Tarihte bugün: Fransa'nın son kraliçesi Marie Antoinette giyotinle idam edildi
Mardin'de tarihi değirmenin altından 1500 yıllık mozaik çıktı
Syedra Antik Kenti'nde dünyadaki üçüncü Aziz Pavlus freski keşfedildi
Soğmatar Antik Kenti'nde 3 bin yıllık kamusal yapı keşfedildi
İznik'teki 2 bin yıllık antik tiyatroda yeni keşifler yapıldı


