Brüksel merkezli yayın organlarından Politico'da, Fransa'da yaşanan hükümet krizinin ve krizin ülkeye olası etkilerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron tarafından sadece bir ay önce Başbakan olarak atanan Lecornu'nun, kabinesinin önemli üyelerini atadıktan sadece birkaç saat sonra istifa etmek zorunda kaldığına dikkat çekilen analizde, hem halk hem de parlamento desteğini neredeyse tamamen kaybeden Macron'un ülkeyi yönetme kabiliyetine dair yeni bir kriziateşlediği tespiti yapıldı.

Analizde ayrıca; ülkedeki muhalefet liderlerinin ve uzmanların değerlendirmelerine ve öngörülerine yer verildi.

İşte Politico'da yayınlanan analiz:

Fransa Başbakanı Sebastien Lecornu ve hükümeti istifa ederek, Fransa siyasetini sarsan ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un yönetme kabiliyetine ciddi şüpheler uyandıran yeni bir krizi fitilini ateşledi.

Sadece bir ay önce atanan Lecornu, kabinesinin önemli üyelerini atadıktan sadece birkaç saat sonra istifa etmek zorunda kaldı.

Lecornu, Fransa'nın en kısa süre görevde kalan başbakanı oldu. Daha önce Barnier, 2024'ün sonunda sadece üç ay görevde kalmıştı.

Muhalefet partileri ve Macron'un azınlık koalisyon ortaklarından bazıları, Lecornu'nun atamalarına öfkeyle tepki gösterdi. Bakanların çoğu ya önceki hükümetten kalma isimlerdi ya da daha önce üst düzey görevlerde bulunmuştu.

39 yaşındaki Lecornu, Macron'un 2022'deki yeniden seçilmesinden bu yana beşinci başbakanı oldu ve Fransa'nın bütçe açığını kontrol altına almak ve euro bölgesinin en büyük ikinci ekonomisinin yönetilemez hale gelmediğine dair endişeleri gidermek için küçültülmüş bir bütçeyi geçirmek gibi zorlu bir görevle karşı karşıya kaldı.

Finans piyasaları, Paris'in borç krizini atlatmak için gerekli olan milyarlarca avroluk bütçe kesintilerini siyasi olarak yapamayacağına dair endişelerin artmasıyla bu haberi olumsuz karşıladı.

Reformları hayata geçiremedikleri için hükümetler domino taşları gibi birbiri ardına çöküyor.

Aynı anlayış eski yüzler

Lecornu'nun önündeki yol görevde kalsa bile zaten belirsiz görünüyordu. Lecornu, geçen ay François Bayrou'nun yerine geçmişti ve Bayrou'nun hükümeti, iki resmi tatilin kaldırılmasını da içeren popüler olmayan harcama planlarını geçirme çabaları nedeniyle çökmüştü.

Yeni başbakanın potansiyel ortakları ve muhalifleri, bütçe görüşmelerine katılmak veya yeni kabineye bir şekilde girmek için Macron'un geçmiş hükümetleri ve politikalarıyla sembolik bir kopuş aradıklarını açıkça belirtmişlerdi.

Ancak Lecornu'nun Pazar gecesi atadığı bakanlar, pek de bir değişiklik getirmedi. Önemli pozisyonların çoğu aynı kişilerde kaldı ve en öne çıkan iki yeni isim, önceki Macron hükümetlerinde de bakanlık yapmıştı.

İçişleri bakanlığına yeniden atanan merkez sağ Les Republicains partisinin lideri Bruno Retailleau, Macron'un partisinin giderek popülerliğini yitirmesine rağmen çok fazla bakanlık koltuğu elde ettiğini düşündüğünü söylediğini, danışmanlarından biri aktardı.

Lecornu, bütçe görüşmelerinde başarının anahtarı olan merkez sol Sosyalist Parti'yi de ikna edemedi. Parti lideri Olivier Faure, Lecornu'nun istifası haberleri çıkmadan önce, ülkenin “benzeri görülmemiş bir siyasi kriz”in ortasında olduğunu söyledi.

Macron'un kendi ekibi de sabrını yitiriyor gibi görünüyor.

Partizanların iştahı

Lecornu, istifa sonrası yaptığı kısa konuşmada iyimser bir ton kullanmaya çalışarak, uzlaşmaya hazır olduğunu ancak “başbakan olarak kalmak için gerekli koşulların” mevcut olmadığını söyledi.

Bu zorlu durumu, Fransa'nın kilitli parlamentosunda “çoğunluğu varmış gibi davranmaya devam eden” siyasi partilere ve 2027 başkanlık seçimleri öncesinde “partizan iştahlarına” bağladı ve bunun azınlık koalisyonunda iç anlaşmazlıklara yol açtığını söyledi.

Macron'un merkezci hareketi zaten zor durumda olsa da, Lecornu'nun istifası Fransa'daki zaten büyük olan siyasi istikrarsızlığı daha da artırıyor ve cumhurbaşkanı üzerindeki baskıyı artıracak gibi görünüyor.

Fransa'nın ana muhalefet partileri şimdi Macron'dan yeni parlamento seçimleri yapmasını veya istifa etmesini istiyor.

Marine Le Pen'in aşırı sağcı Ulusal Birlik partisinin başkanı Jordan Bardella, Lecornu'nun istifasına kısa süre sonra tepki göstererek gazetecilere “kesinlikle” “birkaç hafta içinde” yeni seçimler yapılacağını ve partisinin “hükümete hazır” olduğunu söyledi.

Le Pen, Lecornu'nun istifa kararının akıllıca bir hareket olduğunu söyledi ve Macron'dan parlamentoyu feshetmesini istedi ve “Yolun sonuna geldik” ifadelerini kullandı.

Parlamentodaki en büyük sol grup olan France Unbowed'un başkanı Mathilde Panot da yaptığı açıklamada; Macron'un istifasına yönelik “geri sayımın” başladığını söyledi.