gdh'de ara...

ABD Senatosu Türkiye'ye F-16 satış kısıtlamalarını nasıl kaldırdı?

Diplomatik kaynaklardan derlenen bilgilere göre, F-16'ların Türkiye'ye satışına getirilen kısıtlamanın kaldırılmasında bir değil birkaç faktör rol oynadı.

1. resim

ABD Senatosu, 2023 Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası'ndaki (NDAA) 40 gelişmiş F-16 Viper savaş uçağı satışı ve Türkiye'nin F-16' filosunun güncellemesi ile ilgili kısıtlama değişikliklerini geri çekti.

Daha önce yapılan değişikliklerde; Türkiye'nin bu jetleri Yunanistan üzerinde ve Türkiye'nin terör örgütü olarak tanımladığı PKK ile bağlantılı Suriye Savunma Güçlerine (SDF) karşı kullanmayacağını garanti etmesinin yanı sıra İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyelik teklifini onaylanması için vetosunu kaldırmasını şart koşuluyordu.

Değişiklik, Senatörler Bob Menendez ve Chris van Hollen tarafından sunulmuştu. Son yapılan görüşmeler sırasında ise senatörler değişiklik için ısrar etmedikleri için hükümler çıkarılmış sayıldı.

Böylece 2023 Savunma Bütçesine dahil edilen yaklaşık 10 milyar dolarlık satış, ABD Başkanı Joe Biden'ın onayına sunulacak.

Türkiye Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Ankara'nın gelişmeyi "olumlu" gördüğünü belirtti. Ancak Yunanistan'da bu gelişme hayal kırıklığına ve ters tepkiye yol açtı. Yunanistan Başbakanı Kriyakos Miçotakis, 8 Kasım'daki Kongre seçimleri öncesinde ABD'deki Yunan lobisinin faaliyetleri aracılığıyla bu değişikliğe bizzat dahil olmuştu.

Bu gelişme, F-16 alımının tamamlandığı anlamına gelmiyor. Ancak Kalın, anlaşma müzakerelerinin artık Türkiye'nin istediği koşullarda yürütüleceğini vurguladı.

Türkiye'ye F-16 engeli nasıl kaldırıldı?

Diplomatik kaynaklardan derlenen bilgilere göre, F-16'ların Türkiye'ye satışına getirilen kısıtlamanın kaldırılmasında bir değil birkaç faktör rol oynadı.

1-Rusya-Ukrayna krizinde Türkiye'nin rolü. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasıyla başlayan krizde Ankara, krizin başından itibaren dengeleyici bir rol oynadı. Boğazların Montrö Sözleşmesi'nin işletilmesiyle savaş gemilerine kapatılması, Türkiye'de iki doğrudan siyasi temasa ev sahipliği yapması, tahıl anlaşması ve son olarak rehine değişimi gibi gelişmeler Türkiye'nin jeopolitik önemini görünür kıldı. Daha krizin başında Amerikalı kaynaklar, Türkiye'nin Ukrayna'ya yönelik politikalarının “F-16 onayını kolaylaştırdığını” belirtiyor.

2- Aynı çerçevede, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın ve düzenli ilişkileri olan tek NATO üyesi lider olması da Türkiye'nin NATO için önemini öne çıkardı.

ABD Kongresi'ndeki konulara yakın bir kaynak, Kongre'de son yıllarda Erdoğan'a tepkiler nedeniylebozulan Türkiye karşıtı havanın, Türkiye'nin Ukrayna krizindeki duruşuyla yumuşamaya başladığını belirtti.

3- Ekim 2021'de Roma'da yapılan G20 toplantıları çerçevesinde Biden'dan olumlu sinyal alan Erdoğan'ın diplomasinin ağırlığının Kongre'ye kaydırılmasında gecikmeli de olsa payı vardı. Burada Erdoğan ve Kalın'ın Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham ile temasları ön plana çıktı. Erdoğan, New York'taki BM Genel Kurulu'nda Graham, Cumhuriyetçi Parti Senatörü James Risch ve Demokrat Parti Senatörü Chris Coons ile görüştü.

4- Bu süreçte ABD'nin Ankara Büyükelçisi Jeff Flake'in kongre bağlantılarının etkili olduğu anlaşılmaktadır. Kaynaklar, Rusya'nın güçlendiği dönemde NATO'nun güney kanadının zayıflamasını istemeyen ABD Dışişleri Bakanlığı ve Pentagon'un da Menendez ve Van Holen'in değişiklik önergesinin geri çekilmesinde payı olduğunu belirtti.

5- Geri çekilmede bir diğer etken de Türkiye'nin 2021 yılı sonundan itibaren İsrail ile ilişkileri iyileştirmeye yönelik hamleleri oldu. İkili ilişkiler yeniden diplomatik düzeye taşınmış ve Erdoğan, İsrail lobisinin önemli çatı örgütleriyle New York'a yaptığı son ziyarette bir araya gelmişti. Aynı şekilde Azerbaycan ve Fransa'nın da aktif olduğu Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde yaşanan yumuşama, Türkiye'ye karşı olan havayı kırmış görünüyor.