Eurasia Rewiew: ABD destekli Japonya-Hindistan yakınlaşması Çin'in bölgesel etkisine meydan okuyor

Shinzo Abe ikinci dönem için Japonya Başbakanı olana kadar, Hindistan-Japonya ilişkileri ikili konularda ekonomik işbirliği ile sınırlıydı. Ancak son dönemdeki gelişmeler göz önüne alındığında, ilişkilerin jeopolitik düzeyde daha derinleşmesine ve Çin'in küresel nüfuzuna meydan okumasına neden oldu.

Pek çok siyasi analist, Hindistan-Japonya ilişkilerindeki eski yaklaşımın tamamen değiştiğini ve yeni ilişkinin, Tayvan'a yönelik büyük tehdit ve Rusya ile daha yakın bağları göz önüne alındığında, Çin'in bölgedeki siyasi ve ekonomik gücünün alt edilmesi hedefiyle canlandığını belirtiyor.

Japonya Başbakanı Fumio Kishida'nın Mart 2022'deki son Hindistan ziyareti, Hindistan-Japonya ilişkilerinin yeni vizyonunu da ortaya koydu.

Hindistan ve Japonya, 2023'te iki önemli küresel etkinliği, Hindistan'daki G-20 zirvesini ve Japonya'daki G-7 zirvesini düzenlemek üzere beraber ilerlerken, iki ülkenin Çin'in hegemonyasını dengelemedeki ortak rolü de arttı.

Buna ek olarak, Hint Pasifik bölgesinde artan gerilimler, iki ülkenin ikili meselelerden çok taraflı ilişkilere doğru geçtiğini de gösteriyor.

Son yıllarda, hem Japonya hem de Hindistan, Hint Pasifik bölgesindeki Çin'in hamlelerinden dolayı rahatsız ve bu konuda ortak vizyon ve çıkarlarla ilgili hızlı bir işbirliği geliştiriyor.

Hatta o kadar ki bu işbirliği, IPEF'in (Hint-Pasifik Ekonomik Çerçevesi) doğuşuna yol açtı. IPEF; ABD'nin Hint-Pasifik bölgesindeki etkisini yeniden tesis etme girişimidir ve bu birlik şimdiye kadar Çin'in nüfuzu altında kalan Asya'daki ABD'nin ekonomik nüfuzu güçlendirmeye yönelik yeni bir çerçeve oluşturmaktadır. IPEF'in toplam 13 üyesi bulunuyor ve bunların 9'u Güneydoğu Asya ülkeleridir.

IPEF ülkeleri dünya ticaretinin yüzde 40'ını ve küresel nüfusun yüzde 60'ını oluşturuyor. Bununla birlikte asıl özelliği ise; bölgede Çin'in yörüngesi dışında ve ABD odaklı karar alma merkezi olarak işlev görmesi açısından büyük önem taşıyor. IPEF'in ortaya çıkmasıyla birlikte Hindistan, Çin'in hakim olduğu RCEP'e meydan okumak için yeniden bir duayen olarak ortaya çıktı.

RCEP, Japonya ticaretinin yaklaşık yarısını oluştursa da Japonya, küresel ticaretteki artan payı nedeniyle RCEP ile ilerleme konusunda isteksiz. Japonya'nın bu konuda Çin'den ayrılması ve IPEF'i Çin'e karşı bir denge unsuru haline getirmesi Hindistan tarafından memnuniyetle karşılanıyor. Örnek olarak Hindistan'ın ana bağımlılık alanı olan elektronik bileşenlerde Çin'e olan ithalat bağımlılığı, 2021-022'de yüzde 49'dan yüzde 34'e düştü.

Özetle, Hindistan ve Japonya'nın ortak vizyonları ve çıkarları, her iki ülkeyi de Çin'in Asya'daki etkisini dizginlemek için yeni bir ilişki boyutuna çekti. İki ülkenin yakınlaşması bölgedeki dengeler açısından Çin'i zorlayacak, ABD'yi ise daha etkin yapacak bir noktaya doğru ilerliyor.