İsrael Hayom: Türk halkı, neden Erdoğan dedi?

Erdoğan'ın ezici bir yenilgiye uğrayacağını düşünenlerin umutları, ortaya çıkan tablo ile suya düştü. Türk seçmeni, yurt içinde ve yurt dışında gücünü yansıtan ve halka güvenlik duygusu veren bir lider istiyor.

1. resim

İsrail merkezli Hayom Gazetesi'nde Türkiye'deki seçim sürecine dair bir çarpıcı bir analiz yayımlandı. 

Tel Aviv Üniversitesi'nden Prof. Eyal Zisser tarafından kaleme alınan analizde, 14 Mayıs seçim sonuçlarının bir hayal kırıklığı olduğu, ancak dünyanın, Türk seçmeninin "her şeye rağmen" Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yana karar vermesine saygı duyması gerektiği belirtildi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendine özel politikaları ile pratikte, Doğu ile Batı ve Rusya ile ABD arasında hassas bir denge kurmayı başardığı belirtilen analizde, kazanmasının nedeni olarak ise "Türk seçmeni, yurt içinde ve yurt dışında gücünü yansıtan ve halka güvenlik duygusu veren bir lider istiyor." tespitine yer verildi. 

İşte İsrael Hayom'da yayımlanan analizin tamamı: 

Erdoğan döneminin sona ereceğine ilişkin haberlerin ve anketlerin çok abartılı olduğu, 14 Mayıs'da gerçekleşen seçim sonuçları ile ortaya çıktı.

Geçen haftaki seçimlerde Türkiye cumhurbaşkanının ezici bir yenilgiye uğrayacağını düşünenlerin umutları, Recep Tayyip Erdoğan'ın 28 Mayıs'ta ana rakibi Kemal Kılıçdaroğlu ile ikinci tura kalmasıyla birlikte suya düştü.

Anketlere ve tahminlere rağmen, Kılıçdaroğlu'nun seçim gününe girerken sahip olduğu avantaj, oyların sayılmasının ardından ortadan kalktı ve Erdoğan rakibini %49,5'a, %44,9 ile geride bıraktı.

Erdoğan ayrıca, müttefikleriyle birlikte meclis üzerindeki kontrolünü de elinde tutmayı başardı. Şimdi anketler, Erdoğan'ın ikinci turda zafere ulaşma olasılığının yüksek olduğunu gösteriyor.

Görünüşe göre Erdoğan yönetimindeki Türkiye, muhalefetin kazanma şansının olmadığı, ancak dört yılda bir seçimlerde kendini gösteren kısmi ve sınırlı bir demokrasi haline geldi.

Ama görünen o ki, Erdoğan'ı birinci sıraya getiren seçmen durumdan memnun. Türk seçmeni, yurt içinde ve yurt dışında ülkenin gücünü yansıtan ve liderliğinde halka ulusal bir gurur ve güvenlik duygusu veren yetkili bir lider istiyor.

Türkiye'deki “kimlik siyaseti” seçimin sonuçlarını belirledi. Türkiye'de muhalefet, demokrasiyi kurtarma ve ekonomiyi yeniden canlandırma gibi tezler ortaya koyarken, Erdoğan Türk milletinin yükselişinden ve İslam'ın bekçisi olduğu mesajını üzerinden hareket etti.

Ayrıca Kılıçdaroğlu'nu, Kürt teröristler ile işbirliği yapan ve Batı tarafından kullanılan birisi olduğunu belirterek, Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'nin temel değerlerine tehdit oluşturan biri olarak göstermeye çalıştı.

Türk seçmenin çoğu, Erdoğan'ın kampanyasındaki muhafazakar, dindar ve milliyetçi mesajlarla ilgileniyor ve rakibinin liberal ve Batılı mesajlarıyla ise ilgilenmediğini ortaya koydu.

Erdoğan bu seçmenlere göre; büyük şehirlere hakim olan müesses nizamdaki zengin ve laik seçkinlere karşı ortalama halkın mücadelesini veren bir kahraman.

Bu inancın ne kadar güçlü olduğunu anlamak için Türkiye'nin güneyindeki oylama sonuçlarına bakmak yeterli olacaktır. Depremde evleri yıkılan kitleler Erdoğan'a destek verdiler.

Görünen o ki dünya, hatta İsrail bile Erdoğan'a alışmış durumda. Erdoğan kendine özel politikaları ile pratikte, Doğu ile Batı ve Rusya ile ABD arasında hassas bir denge kurmayı başardı. Her şeyden önce, herhangi bir kırmızı çizgiyi aşmamaya özen gösterdi.

Öyle görünüyor ki dünya, Türk seçmeninin her şeye rağmen Erdoğan'dan yana karar vermesine saygı duyacak.

Kaynaklar

Tartışma