
Zındık; kendini bu toprağın çocuğu saymayan, Osman’dan rahatsızlık duyan, tarihiyle kavgalı, kimliğiyle küs yaşayan tiptir. Mıgırdıç’ı sever, çünkü onunla meselemiz yoktur. Ama Osman’ı sevmez, çünkü Osman dedesi, dedesi olduğu kadar da davasıdır, istikametidir.
Son Güncelleme: 12 Nisan 2025 Cumartesi - 08:30 | GDH Haber
Mıgırdıç’ı sever de Osman’ı sevmez zındık
İti domuzu sever, insanı sevmez zındık
İster ki diz üstüne çökertilsin Türkiye
Ekmeğini yer amma vatanı sevmez zındık.
Bu dört mısrada öyle bir hakikat gizlidir ki, ancak yüreği memleket sevdasıyla yanan anlayabilir. Abdurrahim Karakoç, bu çağın kalemle yürüyen neferlerinden biriydi. Sözü tokat gibi, kalemi dua gibi, yüreği ise bu milletin duası gibiydi.
Onun şiiri sadece bir edebi metin değil,çağımıza tutulmuş aynadır, içimizdeki zındıklara keskin bir teşhistir.
Zındık; kendini bu toprağın çocuğu saymayan, Osman’dan rahatsızlık duyan, tarihiyle kavgalı, kimliğiyle küs yaşayan tiptir.
Mıgırdıç’ı sever, çünkü onunla meselemiz yoktur.
Ama Osman’ı sevmez, çünkü Osman dedesi, dedesi olduğu kadar da davasıdır, istikametidir.
O yüzden hedef tahtasına Osman’ı koyar, ezanı küçümser, bayrağı sorgular.
İti, domuzu över; ama insanı, hele ki inançlı, vakur, vatanperver olanı küçümser.
Çünkü onun pusulası batıdır, yönü karanlıktır.
Merhamet kavramını tersinden okur, zalime alkış tutar, mazluma kulak tıkar.
Suriye’de, Gazze’de akan kanı görmezden gelir; ama kendi gibi düşünmeyene insanlık dersi vermeye kalkar.
Zındığın en büyük arzusu, bu ülkenin diz çökmesidir.
Ekonomisiyle, siyasetiyle, kültürüyle dize gelsin ister.
Türk’ün bağımsız yürüyüşü ona fazla gelir. Çünkü özgür bir Türkiye demek, onun efendilerine hesap sorması demektir.
O yüzden içeriden kemirir, dışarıdan taş atar.
Ve işin en acı tarafı…
Bu zındık, bu toprakların ekmeğini yer, suyunu içer; ama bu topraklara sadakat duymaz.
Vatanı bir menfaat aracı olarak görür. Ocağından beslendiği millete sırtını döner.
Çünkü onda vefa yoktur, vicdan yoktur.
Abdurrahim Karakoç’un tabiriyle, bu adamın sevdası da, düşmanlığı da yamuktur.
Karakoç, sadece bir şair değildi; çağını okuyan bir irfan adamıydı.
Onun her dizesi bugün hala dipdiri duruyorsa, sebebi budur.
Çünkü hakikati yazdı.
Çünkü milletin yüreğinden konuştu. Çünkü, zındığın gözünün içine baka baka haykırdı;
“Ekmeğini yer amma vatanı sevmez zındık.”
Biz de şimdi o sarsılmaz duruşa yaslanıyor, Karakoç’un diliyle zındıklara sesleniyoruz;
Bu millet diz çökmez!
Bu millet kendi evladını tanır!
Ve bu millet, Karakoç gibi yiğitleri unutmaz!
Vesselam…
Devamını Oku
12 Aralık 2025 Cuma - 10:45
Devamını Oku
10 Aralık 2025 Çarşamba - 07:00
Devamını Oku
08 Aralık 2025 Pazartesi - 07:00