
Yasa dışı bahis, artık sadece bir kumar meselesi değil; kolay para vaadiyle kandırılan gençlerin ahlaki çöküş hikayesidir.
Son Güncelleme: 30 Nisan 2025 Çarşamba - 09:54 | GDH Haber
Uyuşturucu ve kumar bağımlılığı gençleri borç batağına sürüklüyor - AA
Gençliğimizin İmdadına Kim Yetişecek?
Yasa dışı bahis…
Sentetik uyuşturucu…
İntiharlar…
Her biri tek başına birer sosyal felaket.
Fakat bugün bu üç kara delik, gençliğimizin etrafında birleşmiş durumda.
Üçü bir araya gelince, umutlarımızı içine çeken bir bataklığa dönüşüyor.
Yasa dışı bahis, artık sadece bir kumar meselesi değil; kolay para vaadiyle kandırılan gençlerin ahlaki çöküş hikayesidir.
Kaybedilen sadece maddiyat değil, kaybedilen gençliklerimizin geleceğidir.
Borç girdabına düşen nice genç, hayatının direksiyonunu yasa dışı işlere kaptırıyor.
Bu yolun sonu ise çoğunlukla ya cezaevi, ya mezar ya da bir yok oluş…
Bir diğer bela sentetik uyuşturucular…
Bonzai, metamfetamin, kimyasal adı ne olursa olsun, sokağa salınmış birer ölüm makinesi bunlar.
Eskiden adını bile duymadığımız semtlerde, şimdi gençlerin burunlarının dibinde satılıyor. Torbacılar artık okul kapılarında, park köşelerinde.
Devletin, belediyelerin, STK’ların ve özellikle ailelerin bu konuda üç kat daha uyanık olması gerekiyor.
Çünkü bu zehirler yalnız bedeni değil, ruhu da çürütüyor.
Ve en acısı genç intiharları.
Susturulmuş feryatlar, duyulmayan yardım çığlıkları, kayıtsızlık içinde gözden kaçan hayatlar…
Çünkü kimse dinlemiyor onları. Kimse gerçekten “anlamaya” çalışmıyor.
Gençler duvar gibi yüzlerle karşılaştıkça, karanlık internet sayfalarında, forumlarda, karaborsa gruplarında teselli arıyor.
Buldukları ise çoğu zaman sahte çözümler ve gerçek felaketler…
Bu bir nesil meselesi ey ülkem.!
Bu mesele, üç beş kolluk operasyonuyla ya da birkaç sosyal medya kampanyasıyla çözülecek bir şey değil.
Bu, topyekun bir seferberlik gerektirir.
Vicdanlı gazetecilerin, korkusuz siyasetçilerin, gözü açık ebeveynlerin ve kalbi yanık öğretmenlerin ortak mücadelesidir bu.
Gençliğimizi kaybedersek, geleceğimizi kaybederiz.
Bu bataklık daha fazla derinleşmeden, o bataklığa düşen elleri tutmak, onların çığlığını duymak zorundayız.
Çünkü onların canı, bizim de vicdanımızdır.
Vesselam.
Devamını Oku
17 Aralık 2025 Çarşamba - 08:00
Devamını Oku
15 Aralık 2025 Pazartesi - 08:00
Devamını Oku
12 Aralık 2025 Cuma - 10:45