
Muharrem, Kerbela demektir. Kerbela, Hz. Hüseyin’in adalet uğruna susuz kaldığı, zulme baş eğmediği, canını hakka adadığı meydandır. Duruşun, sadakatin, imanın ve şecaatin mührüdür Kerbela.
Son Güncelleme: 26 Haziran 2025 Perşembe - 09:02 | GDH Haber
Bugün mah-ı Muharrem'dir muhıbb-i hanedan ağlar
Bugün eyyam-ı matemdir bugün ab-ı revan ağlar
Hüseyn-i Kerbela’yı kan ile elvan eden gündür
Bu gün Arş-ı Muazzam'da olan âli divan ağlar
Bugün mah-ı Muharrem’dir…
Kalpler Kerbela’da, gözler nemli, diller suskun, yürekler yangın yeri. Sadece takvim yaprağında bir ayın adı değildir Muharrem!
Her harfiyle hüzün, her günüyle matemdir.
Zira bu ay, tarihin en kara sayfalarından birinin yazıldığı, insanlığın vicdan testinden sınıfta kaldığı bir ayın adıdır.
“Bugün eyyam-ı matemdir, bugün ab-ı revan ağlar” diyor Alvarlı Efe. Gerçekten de akan sadece gözyaşı değildir; akan, vicdanın suya karışmış çığlığıdır.
Muharrem, Kerbela demektir. Kerbela, Hz. Hüseyin’in adalet uğruna susuz kaldığı, zulme baş eğmediği, canını hakka adadığı meydandır.
Duruşun, sadakatin, imanın ve şecaatin mührüdür Kerbela.
Bugün, yalnızca Ehlibeyt muhipleri değil; insan olan herkesin yüreğinde yankılanması gereken bir çığlık vardır!
Zulme karşı adalet, ihanete karşı sadakat, suskunluğa karşı direniş…
“Hüseyn-i Kerbela’yı kan ile elvan eden gündür” derken, Alvarlı Efe aslında o kırmızı çölü değil, insanlığın yüzüne çarpan utancı resmediyor.
Çünkü Kerbela sadece bir savaş ya da bir katliam değildir.
Kerbela, hak ile batılın asırlar boyu sürecek mücadelesinin en yalın, en saf ve en kanlı halidir.
Hz. Hüseyin, zalime biat etmemeyi seçtiği için değil; ümmete ümmet olduğunu hatırlatmak istediği için şehit oldu.
Bugün, Arş-ı Ala ağlıyor…
Çünkü bugün, adaletin toprağa gömüldüğü, ehliyetin ayaklar altına alındığı, hakikatin kılıçla susturulduğu gündür. “Bu gün Arş-ı Muazzam’da olan Ali divan ağlar” dizesi, göklerin bile bu zulmü sessizlikle karşılayamayacağını gösterir.
O halde biz hangi taraftayız? Hüseyin’in tarafında mıyız, yoksa suskunluğumuzla Yezid’i mi yaşatıyoruz?
Sadece gözyaşı dökerek, sadece yas tutarak değil; adaletle konuşarak, dürüstlükle yürüyerek, zalime karşı hakkı haykırarak Hüseyin’in safında olunabilir.
Muharrem ayı, matem olduğu kadar bir muhasebe ayıdır.
Kendimize dönüp sormanın vaktidir şimdi!
Biz zalime susanlardan mı, yoksa Hüseyin’in safında can vermeye hazır olanlardan mıyız?
Kerbela’yı anlamak için sadece ağlamak yetmez.
Kerbela olmak gerekir.
Her çağın Yezid’i varsa, her çağın Hüseyin’i de vardır.
Ve asıl soru şudur!
Sen hangi saftasın?
Vesselam…
Devamını Oku
15 Aralık 2025 Pazartesi - 08:00
Devamını Oku
12 Aralık 2025 Cuma - 10:45
Devamını Oku
10 Aralık 2025 Çarşamba - 07:00