
Gönül, kalbin başka bir yüzüdür. Biyolojik değil, varoluşsal bir yürek. Acıyı da sevinci de orada hissederiz. Ve her gönül, bir evdir. Kimi kırık dökük, kimi terk edilmiş, kimi sevgiyle örülmüş.
Son Güncelleme: 09 Ağustos 2025 Cumartesi - 07:00 | GDH Haber
Gönül yapmak, modern insanın sözlüğünde giderek silinen, ama varoluşun en kadim eylemlerinden biridir.
Maddi dünyanın bu kadar ön plana çıktığı, her şeyin ölçülüp biçildiği, faydaya indirgendiği bir çağda; gönül yapmak, ölçülemez bir değerin, dokunulamaz bir iyiliğin, görünmeyen bir insaniyetin adı olmaya devam ediyor.
Gönül, kalbin başka bir yüzüdür. Biyolojik değil, varoluşsal bir yürek. Acıyı da sevinci de orada hissederiz. Ve her gönül, bir evdir.
Kimi kırık dökük, kimi terk edilmiş, kimi sevgiyle örülmüş.
O evlere misafir olmak ya da onları onarmak, gerçek anlamda insan olmanın gereğidir.
Gönül yapmak, işte bu yüzden bir varlık felsefesidir.
Başkasının iç alemine nazikçe dokunmak, onu onarmak, umutla doldurmak…
Gönül yapmak; bir tebessümde, bir özürde, bir selamda, bir fedakarlıkta gizlidir.
Gönül yapmak; haklıyken susmak, incinmiş bir kalbi onarmak, düşeni kaldırmak, küskünü barıştırmak, yok sayılanı fark etmek demektir.
Herkesin sustuğu bir anda “Ben buradayım” diyebilmektir.
Oysa biz ne yapıyoruz?
Kalp kırmayı bir güç gösterisine, insanları incitmeyi zekaya , kibri karizmaya dönüştürüyoruz.
Oysa kırdığın her gönül, senin insanlığından eksiltir.
Gönül kırmak kolaydır, çünkü egonun işi kolaydır.
Ama gönül yapmak zordur, çünkü o yürek işidir, emek işidir, ahlak işidir.
Yunus Emre’nin, Mevlana’nın, Hacı Bektaş’ın ve nice irfan eri büyüklerimizin sözleriyle gönül yapmak, ilahi olanla temas kurmaktır.
Yunus, “Bir kez gönül yıktın ise, bu kıldığın namaz değil” derken; gönül yapmanın ibadetlerin özünü oluşturduğunu söyler.
Çünkü gönül, Rabbimizin nazargâhıdır.
O halde bir gönlü onarmak, bir mabedi ihya etmektir.
Bugün şehirlerimiz büyüdü, binalar yükseldi ama gönüller küçüldü, kalpler karardı.
İnsan ilişkileri dijitalleşti, samimiyet buharlaştı. Oysa gönül hala orada, bir köşede mahzun bekliyor. Görülmek, duyulmak, anlaşılmak, onarılmak istiyor.
Belki de bu çağın en devrimci eylemi, bir gönül yapmaktır.
Sessiz bir insanı anlamak, isimsiz bir acıyı paylaşmak, hiçbir çıkar gözetmeden birine iyi gelmeye çalışmak…
Bu çağda kalpleri fethetmek, en büyük kahramanlıktır.
Gönül yapan, dünyayı güzelleştirir.
Gönül yapan, insan kalır.
Vesselam…
Devamını Oku
08 Aralık 2025 Pazartesi - 07:00
Devamını Oku
06 Aralık 2025 Cumartesi - 07:00
Devamını Oku
03 Aralık 2025 Çarşamba - 09:12