
Bugün öyle bir çağda yaşıyoruz ki, din artık bazıları için Allah’a yaklaşma vesilesi değil; kendi egolarına zırh, çıkarlarına kılıf olmuş durumda.
Son Güncelleme: 02 Haziran 2025 Pazartesi - 07:00 | GDH Haber
Bir söz var, duymayan kalmasın!
“Dini tilkiden öğrenen, tavuk çalmayı sevap sanar.”
Kulağa esprili geliyor olabilir ama bu söz, toplumsal bir çürümüşlüğün, sahte dindarlığın ve içi boşaltılmış bir inanç sisteminin can yakıcı özetidir.
Çünkü mesele sadece bir tavuk ya da bir tilki değil.
Mesele, hakikati kimden öğrendiğimiz, hangi seslere kulak verdiğimiz ve kimin peşinden yürüdüğümüzdür.
Bugün öyle bir çağda yaşıyoruz ki, din artık bazıları için Allah’a yaklaşma vesilesi değil; kendi egolarına zırh, çıkarlarına kılıf olmuş durumda.
Birileri kürsüye çıkıp “iman” diyor, ama gönlünde ihtiras var.
Birileri “adalet” diyor, ama eli zulümden arınmamış.
Ve birileri de dini anlatıyor, ama o anlatımda ne sahih bilgi var, ne ihlas, ne de insanlık…
İşte tam da burada tilki metaforu devreye giriyor.
Çünkü tilki doğası gereği kurnazdır. O, doğruyu doğrudan anlatmaz; eğip büker, menfaatine göre evirir çevirir.
Bir bakmışsın ki hırsızlık “ganimet”, iftira “tebliğ”, zulüm ise “hikmet” diye pazarlanıyor.
Tavuk çalmayı “helal” sanan bir nesil yetişiyor böylece.
Ve sen sustukça, onlar konuşuyor.
Sen çekildikçe, onlar çoğalıyor.
Sen sorgulamadıkça, onlar kutsanıyor.
Peki çare ne?
Önce şu soruyu soralım kendimize!
“Ben dini kimden öğreniyorum?”
Kürsüde olan mı, yoksa dürüst olan mı?
Kıyafetiyle inandırmaya çalışan mı, yoksa ahlakıyla şahitlik eden mi?
Dini; gösterişten değil, tevazudan öğren.
Sloganlardan değil, sükunetten.
Kalabalıklardan değil, sadelikten.
Unutmayalım!
Hz. Peygamber (sav), bir çadırın içinde aç yatarken bile adaletten sapmadı.
Kimseye yalan söylemedi.
Kimseyi kandırmadı.
O’nun dini, süslü sözler değil, sade bir hayat, doğru bir duruştu.
Bugün artık gösterişli sözlere değil, sahici insanlara ihtiyacımız var.
Dini tilkilerden değil, takva sahiplerinden öğrenmeliyiz.
Yoksa bir gün döner bakarsın eline!
Ve elinde ne din kalır ne de vicdan.
Vesselam…
Devamını Oku
17 Aralık 2025 Çarşamba - 08:00
Devamını Oku
15 Aralık 2025 Pazartesi - 08:00
Devamını Oku
12 Aralık 2025 Cuma - 10:45