Bugüne kadar lafta olan ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ bugünden sonra gerçekte olsun diye bir mücadele veriliyor. Tıpkı Milli Mücadele’deki gibi, tıpkı çok partili hayata geçişteki gibi, Devrim Otomobili gibi, Gümüş Motor gibi, Kıbrıs Barış Harekatı gibi, D8 gibi…
Son Güncelleme: 28 Temmuz 2025 Pazartesi - 07:00 | GDH Haber
1- Egemen olan, bir ulus içinde en yüksek karar mercii olandır.
2- Egemen olan, bir ulus içindeki karar mercinin alacağı kararlarda tam yetkili olmasıdır.
3- Egemen olan, dışardan müdahale edilemeyecek olandır.
4- Egemen olan, darbelere ve siyasi/ekonomik operasyonlara kapalı olandır.
5- Egemen olanın ülkesinde devlet içinde derin yapılar, paralel devletler olmaz.
6- Egemen olanın ülkesinde onun kolluğundan başka kimsenin silah kullanmaması gerekir.
7- Egemen olanın kullandığı silah, kullandığı teknoloji, yasaları, Anayasası kendisi tarafından ve egemenliğin sahibi tarafından yapılır/yazılır.
Bundan 100 yıl önce bağımsızlık mücadelesi verdik. O kutlu mücadeleden alnımızın akıyla çıktık. Daha sonraki mücadele tam bağımsızlıktı. Ve bağımsız devleti demokrasi ile taçlandırmaktı. Bu sayede ‘Egemenlik, kayıtsız ve şartsız milletin olacaktı.’ Ne kadar oldu? Yukarıdaki kabullere baktığımızda bunu siz değerlendirin.
1- Vesayetle mücadele bir egemenlik mücadelesidir.
2- Kapatma Davası ile, 367 ile, Cumhurun başını cumhurun seçmesi bir egemenlik mücadelesidir.
3- Avrupa’dan, ABD’den gelen direktiflere uymamak, ekonomik operasyonlara kapalı olmak, ülkesindeki yabancı ajanları eliyle koymuş gibi bulup cezalandırmak bir egemenlik mücadelesidir.
4- 15 Temmuz bir egemenlik mücadelesidir.
5- Derin çetelerle, FETÖ ile mücadele bir egemenlik mücadelesidir.
6- Terörsüz Türkiye bir egemenlik mücadelesidir.
7- Sihalar, Kaan, Gökbey, Atak, Oruç Reis, Abdülhamit Han, Çelik Kubbe, E-Devlet, E-Nabız, Next Sosyal, darbecilerin anayasası yerine milletin yeni anayasası niyeti bir egemenlik mücadelesidir.
Bugüne kadar lafta olan ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ bugünden sonra gerçekte olsun diye bir mücadele veriliyor. Tıpkı Milli Mücadele’deki gibi, tıpkı çok partili hayata geçişteki gibi, Devrim Otomobili gibi, Gümüş Motor gibi, Kıbrıs Barış Harekatı gibi, D8 gibi…
Tüm bu mücadeleleri verenlerin hayallerini gerçekleştiren bir siyasi irade var, Mehmetçik var, MİT mensupları var, Gazi Meclis var, mühendisler, Teknofest Gençliği var. Umutsuzluğa kapılmak yok. Daha alınacak çok yol var.
Sürecin Ön Açıcısı Nasıl MHP ve Lideri Bahçeli Olduysa Meclis’teki Komisyonun da En Şaşırtan İsimleri MHP’liler Olacak
Şu anki ismiyle Terörsüz Türkiye Komisyonu Ağustos ayında çalışmalarına başlayacak. 51 vekilden oluşacak komisyonda, AK Parti: 21 CHP: 10 DEM Parti: 4 MHP: 4 Yeni Yol Grubu: 3 (Gelecek, Deva, Saadet) İYİ Parti: 3 HÜDA PAR, Yeniden Refah, Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emek Partisi (EMEP), Demokratik Sol Parti (DSP) ve Demokrat Parti’den birer vekil bulunacak.
İYİ Parti komisyona katılmayacak. Yeniden Refah’ın da eğilimi katılmamak yönünde. CHP’de 3 eğilim var,
1- Bu komisyon yeni anayasa sürecine evrilecek. Bu işin içinde olmamalıyız. Belediye başkanlarımızın tutukluluğu oldukça bu işe girmemeliyiz.
2- Ne sürece evrilirse evrilsin böyle bir sürecin dışında kalamayız. Ayrıca Ekrem İmamoğlu’nun durumunu iyileştirme fırsatı bu komisyonda karşımıza çıkabilir.
3- Komisyona üye verelim ama süreçte oluşacak tartışmaları körükleyelim, iktidarı terör üzerinden sıkıştıralım.
Genel Başkan Özgür Özel’in görüşü ise başından bu yana net. ‘Terör sorununu çözmek için biz her türlü özveride bulunuruz.’
Bu komisyona dair Yeni Yol Grubu’ndaki genel görüş, ‘Sürecin sadece PKK’yı tasfiye etmek için yasal düzenlemeler yapmak için değil, genel olarak bir demokratikleşme ve mağduriyetlerin giderilmesi çerçevesinde olması.’
Komisyonun yıldızının MHP’li Feti Yıldız olacağından eminim. Sürecin başından beri bu süreci ve ‘daha fazlasını’ nasıl çalıştığını ve ne kadar hazırlıklı olduğunu bilen biri olarak bunu söylüyorum.
Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim’de hepimizi şaşırtan çıkışının benzerleri komisyonda Feti Bey’den ve MHP’li vekillerden gelecek.
Belediyelerini Kaybeden Yeniden Refah İttifak Atağında
31 Mart Yerel Seçimlerindeki büyük başarısının ardından başta Şanlıurfa Büyükşehir olmak üzere Konya’da kazandığı 6 ilçeyi de kaybeden Yeniden Refah Partisi, kaybettiği ivmeyi seçimsiz dönemde ittifak çalışmaları ile tamamlamayı planlıyor.
Genel Başkan Fatih Erbakan, kurmaylarıyla yaptığı toplantılarda hem Cumhur İttifakı’nın hem de CHP’nin karşısına konumlanacak bir ittifak oluşturulması için talimat vermiş.
Ali Yüksel ve Sacit Günbey’i görevlendiren Erbakan, bir yandan da başka genel başkanlar ile bu konuları görüşüyor. Saadet Partisi ile dahi arasındaki buzları eriten Erbakan, Saadet Lideri Mahmut Arıkan ile görüştü ve ittifak sorulunca kapının açık olduğunu söyledi.
Ahmet Davutoğlu ile yapılan görüşmenin ise çok kapsamlı ve bu konular etrafında olduğunu öğrendim. Yeniden Refah’ın yakında Yeni Yol ile Meclis’te, daha fazlası ile de seçim sathında bir araya gelmesi muhtemel.
Devamını Oku
12 Aralık 2025 Cuma - 14:31
Devamını Oku
08 Aralık 2025 Pazartesi - 11:37
Devamını Oku
05 Aralık 2025 Cuma - 14:45