Bir uyuşturucu soruşturması nasıl oldu da saniyeler içinde toplumsal bir infiale dönüştü? Siyasetçilerin paylaşımları ve kulübün çelişkili açıklamaları arasında asıl gerçek ne? Hedef Fenerbahçe mi, yoksa yargı mı?
Son Güncelleme: 26 Aralık 2025 Cuma - 08:00 | GDH Haber
“Operasyonun hedefi Fenerbahçe” demek yargının işini yapmasını engellemektir
Fenerbahçe taraftarlarının uyuşturucu operasyonu kapsamında gözaltına alınan ve daha sonra adli kontrolle serbest bırakılan başkanları Sadettin Saran konusundaki hassasiyeti çok anlaşılır.
3 Temmuz gibi bir süreci yaşamış ve uzun yıllardır sportif başarısızlık sebebiyle mutsuz olan taraftarlarım duygularıyla oynanması ayrıca büyük bir sıkıntılı durum.
Bu sıkıntılı durumu ortaya çıkaran birinci husus Fenerbahçe’nin ilk açıklaması oldu. Sadettin Saran gözaltına alınınca yapılan ilk açıklamada “Başkanımız Sayın Sadettin Saran, bu akşam İl Jandarma Komutanlığı tarafından, devam eden soruşturma kapsamında Fenerbahçe Başkanlık Makamı’ndan gözaltına alınmıştır” dendi.
“Başkanlık makamından gözaltına alındı” söylemiyle Fenerbahçe taraftarı “haklı olarak” operasyonu Fenerbahçe’ye algıladı. Ayrıca Sadettin Bey’in isminin ilk geçtiği söylenen gizli tanık ifadesinde gizli tanığa verilen takma ismin “Kanarya” olması da “Operasyon Fenerbahçe’ye algısına” hizmet etti.
Siyasetten de gelen bazı paylaşımlar meseleyi tamamen bağlamından koparan, bir uyuşturucu operasyonunda suçun şahsiliği ilkesini aşıp, toplumsal bir olay çıkarmayı amaçlayan nitelikteydi.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, “118 yıllık bir camianın kapısına jandarma yollayacak kadar küçülen bir adalet anlayışıyla karşı karşıyayız! Kendi rızasıyla ifade vermiş bir milyonlarca taraftarı olan kulübün başkanı neden böyle bir muameleye maruz bırakılır?” diye paylaşım yaptı. Diğer Grup Başkanvekili Murat Emir de, “Yurt dışındayken hakkında işlem başlattığınız an dönme kararı alan, üstüne sizin de telefonla görüşüp 'Güvence veriyoruz tutuklama olmaz' dediğiniz Fenerbahçe Başkanı'nı daha sonra kulüp binasından gözaltına almak, şahsına yönelik bir işlem olmayı geçmiştir. Olayın koca bir kulübe meydan okuma olarak anlaşılması için bu yöntem bilinçli olarak tercih edilmiştir” diyerek durumu benzer bir algıya dönüştürmek için çaba sarf etti.
Ancak Fenerbahçe resmi hesabından konuyu düzelten ikinci bir açıklama da çok gecikmeden geldi. Açıklamada, “Yaşanan sürece ilişkin olarak kamuoyunda oluşan bazı yanlış anlamaları gidermek amacıyla bir bilgilendirme yapılması ihtiyacı doğmuştur. Başkanımız Sayın Sadettin Saran, devam eden adli süreç kapsamında, ilgili makamların yönlendirmesi ve gözetimiyle birlikte kulübümüzden kendi aracıyla Maslak İl Jandarma Komutanlığı’na gitmiştir. Süreç, başından itibaren son derece sakin ve medeni bir şekilde yürütülmüştür” dendi ve aslında jandarmanın ne kadar dikkatli olduğu ortaya çıkmış oldu.
Sonuç olarak Şükrü Saraçoğlu Stadı önüne, Çağlayan Adliyesi önüne o kadar taraftarın toplanması ve siyasi sloganlar atması birilerinin işine gelmiş olsa da yargı işini yaptı. Sorularını sordu ve adli kontrol şartı ile Sayın Saran serbest kaldı. Evinde ve çiftliğinde yapılan arama sonucu kriminale gönderilen maddelerle ilgili sonuç gelince değişen bir şey olur mu bilemem ama benim gördüğüm Sayın Saran ile ilgili yargının kanaati sadece kullandığı yönünde.
Başsavcılığın hedefi Fenerbahçe değil.
Başsavcılığın hedefi CHP değil.
Başsavcılığın hedefi İBB değil.
Başsavcılığın hedefi yalnızca deliller üstünden gidilen şüphelilerin hakimin karşısına çıkması.
Ama “birilerinin” ısrarla hedefi Başsavcı!
Küçükçekmece’deki site TEM’den geçerken hep gözüme takılan, hoşuma giden bir site. Sahibinden’den sık sık dairelere ve fiyatlarına da bakıyorum. 13-14 milyona orada daireler var. Ki geçen sene 9-10-11 milyon gibi fiyatlara olması doğal. Bunu senetle taksitle bir insanın satın alması suçsa onu bilemem. Diğer “satın almaya yeltendiği” yer ile ilgili belge zaten sahte. Üzerindeki TC’nin hatalı olduğuna dair bilgi aldım.
Bırakın yargı işini yapsın. Zaten bu ülkede ne zaman yargı mensupları haddini aşmışsa 5 yıl geçmeden bedelini ödemiştir. Ancak bugün suçla mücadele eden insanları o geçmiş kötü hatıralarla bağdaştırmak da doğru değildir.
Devamını Oku
23 Aralık 2025 Salı - 08:00
Devamını Oku
20 Aralık 2025 Cumartesi - 09:32
Devamını Oku
15 Aralık 2025 Pazartesi - 15:22