Spiegel: Rusya'nın uzayda nükleer silah planladığı iddialarının arkasında ne var?

Almanya'nın önde gelen yayın organlarından Spiegel'de, geçtiğimiz günlerde ABD'yi alarma geçiren Rusya'nın nükleer bir uzay silahı üzerinde çalıştığına dair iddiaların değerlendirildiği bir analiz yayınlandı. 

Analizde, uzaydaki nükleer silahların yıkıcı gücünün, büyük ve istenmeyen sonuçlar doğuracağı belirtilirken, iddia hakkında uzmanların görüşlerine de yer verildi. 

Analizde ayrıca, Rusya'nın dışında ABD ve Çin gibi diğer küresel güçlerin de benzer çalışmalar yaptığına dikkat çekilerek, dünyanı gelişmeleri yakından takip ettiği belirtildi.

İşte Spiegel'de yayınlanan analiz 

Amerikan istihbarat servislerinden gelen bilgilere göre Rusya, nükleer uzay silahları üzerinde çalışıyor.

Eğer iddia doğruysa, uzaydaki nükleer silahların yıkıcı gücü muazzam olacak ve muhtemelen Rusya'ya da zarar verecektir.

İddia önce muğlak bir açıklamayla başladı.

ABD Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi Başkanı Mike Turner Çarşamba günü yaptığı açıklamada, komitesinin "ulusal güvenliğe yönelik ciddi bir tehdit hakkında bilgi" sağladığını açıkladı.

Amerikan medyası ise kısa bir süre sonra istihbarat bilgilerinin Rusya'nın yeni nükleer yetenekleriyle ilgili olduğunu bildirdi. Bazı milletvekilleri de medyaya bunun akut bir kriz olmadığı konusunda güvence verdi.

Ancak, “Rusya nükleer bir uzay silahı üzerinde mi çalışıyor?” sorusuna dair spekülasyonlar artmaya başladı.

Uzmanlar uzayda meydana gelecek bir nükleer patlamanın feci sonuçlar doğuracağı konusunda hemfikir.

Böyle bir patlama, yakın çevresindeki uyduları yok edecek ve büyük miktarlarda uzay enkazı oluşturacaktır. Ayrıca bu enkaz diğer uyduları da tehlikeye atacaktır. Buna ek olarak, patlama elektromanyetik bir darbe, yani yüksek enerjili radyasyon üretecektir. Bu da geniş bir alandaki tüm uyduları devre dışı bırakabilir.

Uydular kritik hedef

Devletler jeopolitik güç vaat ettiği için uzun zamandır uzay üzerinde kontrol sahibi olmaya çalışıyorlar.

Dünyanın yörüngesinde 9,000'den fazla uydu telefon görüşmeleri, navigasyon sinyalleri ve hava durumu verileri iletmektedir. Bunlar ordular için kritik hedeflerdir.

Bu nedenle uzmanlar uzayın askeri olarak silahlandırılmasına karşı uyarıda bulunuyor.

Amerika'nın uzaydaki Rus nükleer silahlarına ilişkin endişesi de aslında yeni değil. Soğuk Savaş döneminde Amerikan dış istihbarat teşkilatı CIA, Sovyetlerin yörüngedeki olası nükleer silahları hakkında bir rapor hazırladı.

Raporda, Sovyetler Birliği'nin "yakın gelecekte" nükleer silahlı uydular konuşlandırmayı planladığına dair hiçbir belirti olmadığı belirtiliyordu.

Soğuk Savaş sırasında hem ABD hem de o zamanki Sovyetler Birliği, nükleer başlıklı kıtalararası füzeleri atmosferin üst katmanlarına göndermiş ve test etmişti. Çevrede giderek artan radyoaktiviteden korkan Büyük Britanya, ABD ve Sovyetler Birliği 1963 yılında, uzayda da nükleer silah denemelerini yasaklayan bir anlaşma imzaladı.

1967 tarihli bir başka anlaşma da uzayda nükleer silah kullanımını önlemeyi amaçlıyordu. Bu anlaşma "nükleer silah ya da diğer kitle imha silahlarını taşıyan herhangi bir cismin yörüngeye yerleştirilmesini" yasaklamaktadır. Rusya henüz bu anlaşmalardan çekilmemiştir.

Neredeyse hiç teknik engel yok

Teknik olarak değerlendirildiğinde, uzayda bir nükleer bomba kullanmak aslında bugünün imkanları ile oldukça mümkün.

ABD Pasifik Komutanlığı Ortak İstihbarat Merkezi'nin eski planlama başkanı Carl Schuster nükleer bir silahın uzaydan stratosfere kasten indirilip orada patlatılmasının mümkün olduğunu belirtiyor.

Carl Schuster yaptığı değerlendirmede;

değerlendirmesinde bulundu.

Rusya ise gelişmelerin ardından uzayda yeni nükleer bir faaliyet yürüttüğüne dair iddiaları reddetti.

Başkanlık sözcüsü Dmitry Peskov, bunların ABD yönetiminin Kongre'yi Ukrayna için daha fazla para ayırmaya ve Rusya ile savaşmaya ikna etme girişimi olduğunu iddia etti.

Uzmanların bir kısmi ise bir düşman uydusunu düşürmek için nükleer bombanın gerekli olmadığına inanıyor.

Sadece Rusya değil. ABD, Hindistan ve Çin de on yıllardır konvansiyonel füzeler üzerinde deneyler yapıyor. Örneğin 2007 yılında Çin eski bir meteoroloji uydusunu binlerce parçaya ayırdı. Cihazın kalıntıları bugün hala dünyanın etrafında uçuyor.

Odaklanmış lazer veya mikrodalga ışınlarıyla uyduları veya iletişimlerini bozmak için askeri sistemler de geliştirilmektedir. Bu teknolojinin tam olarak nasıl çalıştığına dair kamuya açık çok az bilgi bulunmaktadır. Muhtemelen uzaktan ışınlama uyduların elektronik aksamını hedef alıyor ve böylece yörüngede kalmaya devam ediyorlar ama artık işlevsel değiller.

Diğer yandan uzmanlar, Rusya'nın askeri amaçlı nükleer enerjili bir uydu geliştirdiğine dair Rus belgelerine atıfta bulunmaya ve dünyanın gelişmeleri yakından takip ettiğini belirtmeye devam ediyor.