Türkiye'nin Kıbrıs'taki askeri varlığını artırması dengeleri nasıl değiştirir?

Bütün gelişmeler, tarafların bu konuda geri atmayacağını gösteriyor.

1. resim

Artan Türk-Yunan gerilimlerinde yeni bir hamle olarak Türkiye, halihazırda yaklaşık 40.000 askerinin bulunduğu kuzey Kıbrıs'taki askeri varlığını güçlendireceğini açıkladı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin adadaki askeri varlığını artıracağının sinyalini verdi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da bu planı onayladı. Çavuşoğlu, "Kıbrıs Türk toplumunu korumak için adaya hem asker hem de silah göndereceğiz" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin açıklamaları, Washington'un bu ayın başlarında 2023 mali yılı için Kıbrıs üzerindeki silah satış kısıtlamalarını kaldırma kararına tepki olarak ortaya çıktı. 1 Ekim'den itibaren geçerli olan karar, küçük ada devletini kara para aklama ve Rus askeri gemilerini reddetmeye karşı ABD ile işbirliği yaptığı için ödüllendiriyor.

Her iki nokta da Rusya'ya yönelik uluslararası ambargo için çok önemli. Ancak Ankara'da, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin iki NATO müttefiki arasındaki denge politikasından Yunanistan ve Kıbrıs lehine ayrıldığına dair endişeler daha da arttı.

Adanın güneyinde uluslararası alanda tanınan Kıbrıs Cumhuriyeti ise yasağın kaldırılmasını, ABD ile Kıbrıs arasında gelişen stratejik ilişkiyi yansıtan “tarihi bir dönüm noktası” olarak tanımladı.

Ankara, bunun bölünmüş adada bir silahlanma yarışını körükleyeceğini söyleyerek hareketi protesto etti. Çavuşoğlu, kararın yanlış ve zamanlaması kötü olduğunu belirtti.

Sadece Ankara tarafından tanınan kuzeydeki Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, kararın iki taraf arasındaki çözüm çabalarına darbe indirdiğini belirtti. Kıbrıs Türk Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu yaptığı açıklamada, "Kıbrıslı Türkler, ABD'nin silah satış kısıtlamasını kaldırmasını ve Kıbrıs Rum yönetimine öldürücü silahların ihracına izin vermesini varlıkları için bir tehdit olarak görüyor" ifadelerini kullandı.

28 Eylül'de başkanlığında bir araya gelen Erdoğan ve Milli Güvenlik Kurulu üyeleri, Doğu Akdeniz'deki askeri dengeleri bozduğunu öne sürerek Washington'a kararı "tersine çevirmesi " çağrısında bulundu.

Erdoğan CNN Türk'e verdiği demeçte, ""Duracak mıyız? Bunu yapamayız. Türkiye'nin halihazırda adada yaklaşık 40.000 askeri var ve onları kara, deniz ve hava silahları, mühimmat ve araçlarla güçlendirecek. Bu son adımın karşılıksız kalmayacağını ve Kıbrıs Türklerinin güvenliği için her türlü önlemin alınacağını herkes bilmelidir.” ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu da, Ankara'nın adadaki Türk toplumunu korumak için adaya daha fazla asker ve askeri teçhizat göndereceğini söyledi. Adadaki Türk kuvvetleri, 1974 yılındaki Türk müdahalesinden bu yana mevcut, mekanize piyade tümenleri, komando birlikleri ve bir deniz taburu içeriyor.

Kıbrıs Rum dışişleri bakanı ve kıdemli bir politikacı olan Ioannis Kasoulides de yaptığı açıklamada, son gelişmeler ışığında Kıbrıs'ın Türk-Yunan ihtilafına sürükleneceğinden korktuğunu söyledi.

Kasoulides, Bloomberg TV'ye verdiği röportajda, "Türk ordusu adamızda konuşlanmış durumda ve Ege Denizi'ndeki herhangi bir çatışmanın bizi doğrudan etkilemesinden korkuyoruz çünkü tüm hikayenin en zayıf halkası olarak kullanacağız" ifadelerini kullandı.

Diğer yandan Erdoğan, ülkesinin Kıbrıslı Türkleri koruma çabalarını Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınmasını sağlamak için diplomatik çabalarla birleştireceğini söyledi. Erdoğan, CNN Türk'e verdiği demeçte, "Kıbrıs'ın tanınmasına yönelik çabalarımızın meyve vereceğine inanıyorum" dedi. Türk lider, BM Genel Konseyi'nde yaptığı konuşmada, uluslararası toplumu, yaklaşık 400.000 kişilik KKTC'yi diplomatik olarak tanımaya çağırdı.

2020'de diplomatik kaynaklar, aralarında Türkiye'nin askeri yardımıyla Ermenistan'dan kaybettiği toprakları geri alan Azerbaycan da dahil olmak üzere birçok ülkenin KKTC devletin, tanıyacağına dair sinyallerini vermişti. Ancak şimdiye kadar hiçbir şey gerçekleşmedi.

Kıbrıs sorunu, Ege'nin iki yakasındaki düşmanlar, Türkiye ile Yunanistan arasında aylarca süren gerginliğe bir yenisini ekliyor. Ankara,; Yunan ve ABD büyükelçilerini, ABD yapımı zırhlı askeri araçların adalara konuşlandırılmasını protesto etmek üzere Dışişleri Bakanlığı'na çağırdı. Türk güvenlik kaynakları, hafta sonu ABD zırhlı araçlarla yüklü gemilerin Midilli ve Samos'a yanaştığını gösteren havadan görüntüleri paylaştı.

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ned Price, Ankara'nın askeri olmayan statüdeki adalara zırhlı araç gönderme konusundaki diplomatik protestosu hakkında sorulan soruyu geçiştirdi.

Ned Price; "Tarafları retorikten kaçınmaya ve gerilimi daha da artırabilecek eylemlerden kaçınmaya çağırıyoruz." açıklamasında bulundu.

Erdoğan, ABD'yi Lozan ve Paris antlaşmaları gibi adalara askeri üs kurulamayacağını garanti altına alan uluslararası anlaşmalara aldırış etmemekle eleştiriyor. Erdoğan, "Washington'dan beklediğimiz şey, Yunanistan'ı yanlış şeylere yönlendirmemesi." açıklamasında bulundu.

Bütün gelişmeler tarafların bu konuda geri atmayacağını gösteriyor. Kıbrıs denkleminin, Doğu Akdeniz'de devam eden Türkiye-Yunanistan gerilimindeki dengeleri nasıl değiştireceğini ise çok kısa zamanda görmüş olacağız.


Kaynaklar

Tartışma