
CHP siyasetini çözmek için müneccim olmaya gerek yok; tıkandığı yerde geçiyor Sarı Memed’e.
Son Güncelleme: 15 Mayıs 2025 Perşembe - 17:37 | GDH Haber
B. Köy yerinde düğün varmış; davullar, zurnalar, Keşkekler… silahlar atılıyor, halaylar çekiliyor, oyunlar oynanıyor. Köyün ağasının oğlu şarkıcılığa hevesli. Hevesli olmasına hevesli ama keratanın ne kabiliyeti var ne de baştan sona doğru dürüst okuyabildiği tek şarkı. Dağda bayırda bağıra çağıra kendi başına türküler söylüyor, gençlerin çilingir sofralarının aranan siması; bir parça da akranlarının alay malzemesi.
Fakat dedik ya ağanın oğlu diye, kimse açıktan alay etmeye cesaret edemiyor. Büyük bir yeteneği olmadığını kendisi de biliyor velakin pederşahi babasının baskısından öyle bezmiş ki, alıp başını İstanbul’a gitmekten, soluğu Unkapanı’nda almaktan başka bir şey aklına gelmiyor.
Her fırsatı ganimetete çevirmeyi amaçlayan bizim oğlan “ülen niye şu düğünde iki türkü de ben mi çığırmayayım” diye içinden geçiriyor geçirmesini ama kimseye söylemeye cesaret edemiyor. Herkesten iyi tanıyor bir defa kendini, baştan sona tek bir türküyü doğru düzgün okuyamayacağını biliyor. Fakat heves işte, içten içe kemiriyor bizim oğlanı.
Tam o esnada yarenlerinden biri yanaşıyor ve diyor ki “bütün köy bir araya toplanmış, hele çıkıver de herkesin önünde yanık yanık bir türkü söyle, genç-yaşlı, kadın-erkek bütün köy duysun sesini. Belki baban herkesin önünde söyleyince bir şey demez, hatta belki gurur bile duyar”. Fakat dedik ya bizim oğlan hiçbir türküyü baştan sona okuyamaz diye “ya tam orta yerde takılır kalırsam?” diye endişe ediyor. Arkadaşı “yahu dert ettiğin şeye bak.
Baktın aklına gelmiyor geçersin Sarı Memed türküsüne; hem baban da o türküyü çok sever” diyor. Bir cesaret geliyor sizinkine, öyle de yapıyor. Türküleri birbirine karıştırıyor, her seferinde Sarı Memed’e geçerek zevahiri kurtarmaya çalışıyor, babasının yüzünü yere eğdiriyor…. Bildiğiniz felaket senaryosu. Oğlanın adı çıkıyor “Sarı Memed”e, olan babasının itibarına oluyor.
CHP siyasetini çözmek için müneccim olmaya gerek yok; tıkandığı yerde geçiyor Sarı Memed’e. Bir yerde tıkanmaya görsün CHP, Jön Türk’lerden, ittihatçılardan başlıyor anlatmaya, gün sonunda laiklik-dindarlık paradigmasında bir yerlere tıkanıveriyor. Hadisenin yaşandığı günü iyi hatırlayalım: ülkenin 40 yıllık kamburu PKK fesih açıklaması yapıyor, Rusya Ukrayna Savaşı’nın çözümü İstanbul’da aranıyor, Trump Erdoğan’la yaptığı görüşmelerin akabinde Suriye’ye yaptırımları kaldırıyor, böyle bir ortamda CHP lideri Özgür Özel, sanki konuşacak daha iyi bir şeyi yokmuş gibi Nurettin Yıldız hocayı yuhalatıyor. Geçtiğimiz hafta da Diyanet İşleri Başkanlığı’nın gayet aklı başında cuma hutbesine takmışlardı kafayı. Nasıl olurdu da Diyanet bir hadis-i şerife hutbesinde yer verirdi? Kafalarında nasıl bir dindar modeli, nasıl bir hoca tipi olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Komik olacak, TikToka malzeme verecek, yeşilliğin faydalarından bahsedecek fakat iş hocalık yapmaya gelince susacak, yorum yapmayacak ideal hoca.
Hatta mümkünse tüm mesaisi diğer hocalarla uğraşmak, seninkilere malzeme vermek olan bir hoca olursa, bu hocayı hocadan sayabiliyorlar. Gün sonunda yine döndük Sarı Memed’e.
İmamoğlu dosyası ile ilgili atacak adımı tükenen, akşamlık tencere tava protestoları sönümlenen, iktidara kırmızı kart projesi hiç tutmayan Özgür Özel, PKK’nın fesih sürecinde de aktif rol oynayamayınca “Türkiye laiktir laik kalacak” a müracaat etti. Sahi Türkiye ile ilgili, uluslararası konjonktür hakkında, Orta Doğu üzerine, Rusya Ukrayna savaşından bahisle, Hindistan-Pakistan gerilimini yorumlayacak hiçbir sözü yokmuşçasına asırlık ezberi tekrar etti. Ne yapalım bu da bizim Sarı Memedimiz.
Devamını Oku
12 Aralık 2025 Cuma - 02:14
Devamını Oku
13 Kasım 2025 Perşembe - 13:05
Devamını Oku
20 Ekim 2025 Pazartesi - 09:30