Arab News: Batılı müttefikleri Karadeniz'de güçlü Türk varlığı istiyor!

Batılı müttefikleri Karadeniz'de daha güçlü bir Türk varlığı istiyor. Peki Türkiye'nin Karadeniz'deki etkisi Rusya ve Batı arasındaki güç dengesini nasıl etkileyecek?

Son Güncelleme: 06.04.2025 - 18:23

Arab News: Batılı müttefikleri Karadeniz'de güçlü Türk varlığı istiyor!

Suudi Arabistan merkezli yayın organlarından Arab News'de, Rusya-Ukrayna savaşından sonra stratejik olarak önemi yeniden teyid edilen Karadeniz bölgesindeki Türk varlığının ve bu varlığın Rusya ve Batı arasındaki dengeleri nasıl etkileyeceğine dair değerlendirmelerin yapıldığı bir analiz yayınlandı.

Türk Donanması'nın, Rusya, Ukrayna, Bulgaristan, Romanya ve Gürcistan ile de sınırı olan Karadeniz'in en güçlü donanması olduğu tespiti yapılan analizde, özellikle Rusya-Ukrayna savaşı ile ortaya çıkan gerçekliğin ortasında Türkiye'nin buradaki varlığının, Rusya ve Batı arasındaki güç dengesinde çok kritik olduğuna dikkat çekildi.

Analizde ayrıca; Türkiye'nin buradaki güçlü varlığının muhtemelen Doğu Akdeniz ve Kafkasya'daki güç dengesini de etkileyeceği öngörüsünde bulunuldu.

İşte Arab News'de yayınlanan analiz:

Karadeniz tarihsel olarak Türkiye, Rusya ve Batı için stratejik değere sahip bir bölge olmuştur. Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı savaş ise bölgenin önemini arttırmış ve bölge Batı-Rus rekabetinin ağırlık merkezi haline gelmiştir.

Türkiye'nin donanması, Rusya, Ukrayna, Bulgaristan, Romanya ve Gürcistan ile de sınırı olan Karadeniz'in en güçlü donanmasıdır. 

Rusya'nın politikalarına karşı savunmasız olan Karadeniz'deki Batılı müttefikler, NATO'nun güneydoğu kanadındaki caydırıcılığını ve savunma kabiliyetini arttırmak için daha güçlü bir Türk varlığı istiyorlar.

Ancak Karadeniz Ankara için bir “gri bölge” ve ülke, bir tarafa ya da diğerine tam olarak bağlanmaktan kaçınıyor.

Bu durum, Türkiye'nin Rusya'ya karşı Batı liderliğindeki yaptırımlara katılmaması ve İstanbul ve Çanakkale boğazlarını “savaşan güçlerin” savaş gemilerine kapatmak için Montrö Sözleşmesi'ne başvurmasıyla ortaya çıktı.

1936 tarihli anlaşma Türkiye'ye bu boğazlar üzerinden Karadeniz ve Akdeniz arasında deniz ulaşımını düzenleme yetkisi veriyor. Bu karar Moskova'yı Ukrayna saldırılarına karşı Karadeniz Filosunu takviye edemez hale getirirken, NATO savaş gemilerinin Ukrayna'ya yardım için Karadeniz'e girmesini de engelledi.

Bu, Karadeniz'in bekçisi olarak Türkiye'nin konumunun bu bölgede Rusya ve Batı arasındaki güç dengesi açısından ne kadar önemli olduğunu gösteren mükemmel bir örnektir. 

Yani Türkiye, kenardan izlerken olayları şekillendirme kabiliyetine sahiptir. Bu nedenle hem Batı hem de Rusya, Türkiye'yi Karadeniz politikalarına entegre etme çabalarını hızlandırdı ki bu da savaş nihayet sona erdiğinde çok önemli olacak.

Savaş sonrası Rusya'yı ABD desteği olmadan kontrol altına alamayacağından endişe eden NATO, her ikisi de NATO üyesi olan Romanya ve Bulgaristan aracılığıyla Türkiye ile bir işbirliği inisiyatifi oluşturuyor.

Bunun bir şekli de Karadeniz'deki NATO müttefikleri arasında operasyonel koordinasyonun geliştirilmesinden sorumlu olacak yeni bir NATO komuta karargâhı önerisidir.

Geçen yıl Türkiye, Romanya ve Bulgaristan da Karadeniz'de bir mayın karşı tedbirleri görev gücü kurarak Türkiye'nin deniz güvenliği konusundaki kararlılığını yansıttılar.

Şüphesiz olarak NATO, bu işbirliğini genişletmeyi hedeflemektedir.

Türkiye'nin Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerle bölgesel işbirliğine açık olması ve Ukrayna donanmasını destekleme çabaları savaş sonrası güvenlik açısından hayati önem taşımaktadır.

Ancak Türkiye, Karadeniz'de baskın bir güç olan ve Batı tarafından tehdit olarak görülen Rusya'yı karşısına almak da istemiyor.

Örneğin, Doğu Akdeniz Türkiye için Karadeniz'den daha büyük bir stratejik öneme sahip ve Türkiye, çeşitli aktörlerle çatışan çıkarlarını korumak için güçlü donanmasını Doğu Akdeniz'de konumlandırmaya öncelik veriyor.

Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki donanma kapasitesindeki artış NATO müttefikleri tarafından hoş karşılanmazken, aynı zamanda Rusya'nın hakimiyetine karşı Karadeniz'de Türkiye'nin desteğini arıyorlar. Avrupalı devletler Ankara'yı Doğu Akdeniz'le ilgili tartışmalardan sık sık dışladılar.

Avrupa'nın bu politikası, Türkiye ile ekonomik işbirliğini derinleştirerek bu boşluğu dolduran Rusya'nın işine yaradı.

Bu nedenle hem Batı hem de Rusya, Türkiye'yi Karadeniz politikalarına entegre etme çabalarını hızlandırdı ki bu da savaş nihayet sona erdiğinde çok önemli olacak.

Diğer yandan Türkiye ve Rusya arasındaki samimi görünen liderlik bağları, iki ülkenin Karadeniz ve ötesindeki politikalarını şekillendiriyor.

Örneğin, 2023 yılında Recep Tayyip Erdoğan Vladimir Putin ile görüştüğünde, ortak çıkarları ve kaderi belirtmek için Karadeniz'den “bizim Karadenizimiz” olarak bahsetti.

Bundan sonra da Rusya, Türkiye'nin Karadeniz politikasında en önemli faktör olmaya devam edecek ve Türk-Rus ilişkilerinin işbirliği ve rekabetçi doğası tarafından şekillendirilecektir.

Dolayısıyla, Türkiye'nin Karadeniz'deki konumu muhtemelen Doğu Akdeniz ve Kafkasya'daki güç dengesini etkileyecektir. Ne de olsa burası Türkiye'nin tarihi arka bahçesidir.

Durumu dikkatli bir şekilde okursa, Türkiye Karadeniz bölgesindeki yeni dinamiklerin şekillenmesinde en büyük faydayı sağlayacaktır.

Kaynak:

GDH Haber

etiketler
Türkiye
Rusya
Batı
NATO
Doğu Akdeniz
Türk Donanması
Loading Spinner