The New Arab: İsrail işgalini Gazze'den Batı Şeria'ya kaydırıyor!

İngiltere merkezli yayın organlarından The New Arab'da, Gazze'deki ateşkesin ardından İsrail'in Batı Şeria'da artan saldırganlığına dair sürecin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Gazze'de ateşkesin 19 Ocak'ta yürürlüğe girmesinin ardından İsrail Ordusu'nun Batı Şeria'da Cenin gibi bölgelere askeri baskınlar düzenleyerek ve yoğun gözaltı işlemleri gerçekleştirerek Gazze'de Hamas'ı yok etme hedefini telafi etmeye çalıştığı belirtilen analizde, İsrail'in ayrıca Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria'da 900'den fazla ilave askeri kontrol noktası ve kapı kurduuğu belirtildi.

Analizde ayrıca; Gazze'deki ateşkes anlaşması kapsamında 90 Filistinlinin serbest bırakılmasından sonra, İsrail'in daha fazla Filistinliyi gözaltına aldığına dikkat çekildi.

İşte The New Arab'da yayınlanan analiz:

İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkes anlaşmasının ardından İsrail güçleri Batı Şeria'da Gazze savaşı sırasında kullanılan yöntemleri tekrarlayan kapsamlı bir askeri saldırılar yürütüyor.

Ateşkesin 19 Ocak'ta yürürlüğe girmesinden sadece saatler sonra İsrail, Batı Şeria'da yeni kontrol noktaları ve barikatlar kurmaya başladı ve Filistin vilayetlerinin giriş ve çıkışlarının çoğunu etkili bir şekilde kapattı.

Gazze'deki ateşkesin yürürlüğe girmesinden sadece iki gün sonra, ilk Filistinli tutukluların ve İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasıyla birlikte İsrail, Batı Şeria'nın kuzeyindeki Cenin mülteci kampı ve çevresinde şu ana kadar 18 Filistinlinin ölümüne neden olan 'Demir Duvar' operasyonu başlattığını duyurdu.

İsrail ordusu, Gazze'de kullanılan insansız hava aracı saldırıları ve hava saldırıları da dahil olmak üzere tekrarlanan savaş taktiklerini şimdi de Batı Şeria'da kullanıyor.

Cenin kampı uzun zamandır Hamas ve Filistinli direniş gruplarının ve son zamanlarda Cenin Tugayları gibi gençlerin liderliğindeki grupların önemli bir kalesi olmuştur ve onlarca yıldır ölümcül İsrail saldırılarının hedefi olmuştur.

Şu ana kadar İsrail'in bu bölgeye saldırılarında onlarca kişi tutuklandı ve 30 bin kadar kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı. Bazı raporlar, İsrail'in yeni baskınları ve Filistin Yönetimi güvenlik güçlerinin Aralık başından bu yana süren kuşatması nedeniyle kampın neredeyse yaşanmaz hale geldiğini gösteriyor.

Cenin'deki baskın, İsrail'in Batı Şeria'da yoğunlaştırdığı saldırıların sadece bir cephesini oluşturuyor.

Geçtiğimiz hafta İsrail güçleri, İsrail işgali altındaki topraklarda şiddetli yerleşimci saldırılarının arttığı bir dönemde Qalqilya vilayetinde düzenledikleri bir baskında 70'ten fazla Filistinliyi gözaltına aldı.

Gazze'deki ateşkes anlaşması kapsamında 90 Filistinlinin serbest bırakılmasından sadece bir gün sonra gerçekleşen bu baskın, İsrail'in serbest bırakılan Filistinlileri telafi etmek için başka Filistinlileri de gözaltına alabileceği endişelerine yol açtı.

Yerleşimcilerin saldırılarındaki artış ve İsrail'in hava saldırıları ve kara saldırıları da dahil olmak üzere askeri hamlelerdeli tırmanış, Batı Şeria'daki Filistinlileri Gazze'dekilerle aynı kaderi paylaşma korkusu içinde bıraktı.

The Palestine Chronicle'ın editörü ve gazeteci Ramzy Baroud gelişmelerin ardından yaptığı değerlendirmede;

“Bu son işgali benzersiz kılan şey, İsrail'in askeri kampanyasını gerçek bir savaş olarak algılamasıdır”

ifadelerini kullandı ve mülteci kamplarının etnik temizliği taktiklerinin kullanıldığına işaret etti.

Saldırıların bir parçası olarak İsrail ordusu, Doğu Kudüs de dahil olmak üzere bölge genelinde kontrol noktalarını, barikatları ve diğer engelleri arttırdı.

Duvar ve Yerleşim Direnişi Komisyonu'na (WSRC) göre, Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria'da 900'den fazla ilave askeri kontrol noktası ve kapı kuruldu.

Bu adımlar Filistinlilerin hareket özgürlüğünü daha da kısıtlamakta, Filistinli toplulukları parçalayıp izole etmekte ve temel hizmetlere erişimi kısıtlamaktadır.

İnsan hakları savunucuları, Smotrich tarafından da desteklendiğini söylenen sürecin, İsrail hükümetinin direnişe katılan Filistin bölgelerine karşı giderek daha baskıcı adımlar atmayı planladığını belirtiyor.

Savunma Bakanı Itamar Ben-Gvir'in ayrılmasının ardından koalisyonunu sağlam tutmaya çalışan İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, yerleşimlerin genişletilmesini, ilhakı ve Filistinlilerin yerlerinden edilmesini destekleyerek aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in adımlarına sessiz kalıyor.

Netanyahu, “tam zafer” olarak tanımladığı Gazze'de Hamas'ı bitirme noktasındaki başarısızlığını, Batı Şeria'ya çevirerek ve Cenin gibi bölgelere askeri baskınlar düzenleyerek telafi etmeye çalışıyor.