Asia Times: Batı'nın yeni yaptırımları Putin'i durdurabilecek mi?
Rusya'nın Ukrayna saldırıları giderek artarken ateşkes süreci tamamen çıkmaza mı girdi? Batı'nın yeni yaptırımları Putin'i durdurabilecek mi?
Son Güncelleme: 26.05.2025 - 01:19
Kanada merkezli yayın organlarından Asia Times'da, ateşkese dair umutların azalmasının ardından Batı'nın Rusya'ya karşı aldığı yeni yaptırımların sürece olası etkilerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
Ülkenin 2022'de Ukrayna'yı tümüyle işgal etmesinden bu yana, Rus ekonomisinin büyük zarar gördüğüne dikkat çekilen analizde, devam eden ateşkes sürecine dair umutların azalması ile birlikte Batı'nın yeniden yaptırımlara başvurarak Putin'i sıkıştırmaya çalıştığı belirtildi.
Analizde ayrıca Rusya'nın hem savaş hem de küresel gelişmeler doğrultusunda büyük sorunlar yaşayan ekonomisinin yeni yaptırımlara karşı olası dayanklılığına dair de öngörülere de yer verildi.
İşte Asia Times'da yayınlanan analiz:
İngiltere ve AB, Ukrayna ile ateşkes umutlarının azalmasının ardından Rusya'yı bir dizi yeni ekonomik yaptırımla vurma konusunda anlaştı. Hatta Fransanın en üst düzey yetkilileri Rus ekonomisini “boğma” zamanının geldiği yorumunda bulundu.
Ülkenin 2022'de Ukrayna'yı tümüyle işgal etmesinden bu yana, Rus ekonomisi kesinlikle zarar gördü. Rusya'ya uygulanan yaptırımlar halihazırda rublenin değer kaybetmesine, yüksek enflasyona, çok yüksek faiz oranlarına ve durgun bir ekonomiye yol açtı.
Ancak yeni önlemlerin nasıl bir etki yaratacağı belirsizliğini koruyor. Zira Rus lider Vladimir Putin'in ekonomik zorlukları aşma konusunda bir geçmişi var.
Putin, yaklaşık 25 yıl önce Rusya'nın başına geçtiğinde ülke ekonomisi büyük bir sıkıntı içindeydi. Selefleri Mikhail Gorbaçovv ve Boris Yeltsin'in daha açık ve kapitalist bir sistem kurma girişimleri çoğu Rus vatandaşı için iyi sonuç vermemişti.
Bunun yerine, reformcuların güçlü kurumlar inşa edeceğini umdukları hızlı bir özelleştirme dalgası, zayıf ve yozlaşmış bir devleti istismar ederek önemli petrol, gaz ve maden varlıklarını ele geçiren küçük bir oligark grubuna yaradı.
Bu oligarklar yasal reformlara direndi, servetlerini yurtdışına taşıdı, ülke ekonomisine yatırım yapmadı ve giderek büyük şirketlerin ve medyanın kontrolünü ele geçirerek siyasi nüfuzlarını artırdı. 1995 yılına gelindiğinde Rusların neredeyse yarısı yoksulluk içinde yaşıyordu.
Küresel durgunluk ve düşen emtia fiyatları mali dengesizliklere ve Rusya'nın borçlarını ödeyebilme ve sabit döviz kurunu koruyabilme kabiliyetine dair şüphelere yol açtığından 1998 krizi durumu daha da kötüleştirdi. Merkez Bankası rubleyi istikrara kavuşturmak için faiz oranlarını %150'ye kadar yükseltti, ancak bu da başarısız oldu.
Putin ve Rusya
Sonunda rublenin dalgalanmasına izin verdi ve para birimi değerinin yaklaşık üçte ikisini kaybetti. Putin, 2000 yılında iktidara geldiğinde Rus ekonomisini yeniden inşa etme göreviyle karşı karşıya kaldı.
2000 ile 2008 yılları arasında petrol ve doğalgaz patlaması GSYH'nin büyümesini, gelirlerin artmasını ve ulusal borçların erken ödenmesini sağladı. Putin, artan enerji gelirleri ekonominin istikrara kavuşmasına yardımcı oldu ve devletin enerji sektörü üzerindeki kontrolünü sıkılaştırmasını sağladı. 2006 yılına gelindiğinde Gazprom devletin vergi gelirlerinin %20'sini oluşturuyordu.
Putin daha sonra odağını Avrupa'ya kaydırdı. Almanya'nın desteğiyle Kuzey Akım boru hattı 2011'de tamamlandı ve Ukrayna'yı bypass ederek Batı Avrupa'ya doğrudan gaz ihracatını mümkün kıldı. Bu da Avrupa'nın Rus enerjisine olan bağımlılığını arttırdı.
Ancak Putin'in petrol ve gaza dayalı ekonomik modeli büyümeyi sürdürmekte zorlandı ve 2013'e gelindiğinde onay oranları 2000'den bu yana en düşük noktasına geriledi.
2014'te Kırım'ın işgali ile ardından ilhakı ve Karadeniz'deki tatil kenti Soçi'de düzenlenen çok pahalı Kış Olimpiyatları, popülaritesini geçici olarak arttırdı.
Ancak bu başarılar, Rusya'nın temel ekonomik sorunlarını, özellikle de çeşitlendirilmiş bir ekonomi inşa etmedeki başarısızlığını ele almak için şüphesiz yeterli değildi.
2018'e gelindiğinde, Rusya ekonomisi zayıf para birimi ve düşen yaşam standartlarıyla yine durgunlaştı ve Putin'in popülaritesi, emeklilik yaşının yükseltilmesi de dahil olmak üzere popüler olmayan bütçe tasarrufu reformları nedeniyle kısmen düştü.
Putin'in devlet öncülüğünde büyümeye dayanan ancak istikrarsızlık, kaynak bağımlılığı ve artan jeopolitik hırsla damgalanan kalıcı refah modeli hakkında yaygın bir şüphe vardı.
Bu bağlamda, Putin'in 2022'de Ukrayna'yı geniş çaplı işgali, desteği artırmak için tanıdık bir taktik olarak göründü.Nitekim Ukrayna'yı işgal ettikten sonra Putin'e verilen destek %83'e yükselerek 2014'te Kırım'ın ilhakından sonra görülen seviyelere ulaştı. O zamandan bu yana reytingleri yüksek kaldı ve son anketler hala %80'in üzerinde onay seviyeleri gösteriyor.
Ancak Rus ekonomisi hala bir endişe kaynağı olacaktır. Üretim ve yatırımın çatışmaya odaklandığı bir “savaş ekonomisini” sürdürmek sonsuza kadar devam edemez, özellikle de Rus ordusu sahada kullandıkça üretim ürünü hızla tükendiği için.Emtialara olan bağımlılık ise yaptırımların etkisini arttırarak Gazprom ve Rosneft gibi kilit bankaları ve enerji şirketlerini vurdu.
Bu arada ABD, 2021-2023 yılları arasında ihracatını üç katına çıkardıktan sonra AB'nin sıvı doğal gaz ithalatının yaklaşık %50'sini karşılayarak Avrupa'nın enerji piyasasındaki varlığını önemli ölçüde genişletti.
Diğer yandan Kuzey Akım 2 ve Power of Siberia 2 gibi büyük Rus boru hattı projeleri belirsizliğini koruyor.
Nisan 2025'te petrol fiyatlarında Kasım 2021'den bu yana görülen en büyük düşüş de başka riskler doğuruyor.
Avrupalı analistlere göre, eğer bir ateşkes üzerinde anlaşmaya varılırsa, savaşın duraklaması Rusya'ya yeniden toparlanma ve ekonomik olarak iyileşme şansı verebilir. Yaptırımlar genellikle geçicidir ve küresel petrol ve gaz talebi güçlü kalmaya devam etmektedir. Bazı ülkeler ticarete yeniden başlayabilir.
Ancak gelecekteki ekonomik durgunluk saldırganlığı bir kez daha körükleyebilir. Rusya yapısal reformlara girişmediği ve kaynak ihracatına bağımlılığını azaltarak ve küresel piyasalarla daha yapıcı bir şekilde ilişki kurarak küresel ekonomideki rolünü yeniden tanımlamadığı sürece, çatışma döngüsü geniş kapsamlı küresel sonuçlarla kendini tekrarlayabilir ve Rusya'nın daha fazla dayanamamasına neden olabilir.
Kaynak:
Asia TimesİLGİLİ HABERLER
The Guardian: Gazze modern tarihin en büyük utancı haline geldi
The Jerusalem Post: Türkiye bölgesel gücünü pekiştiriyor
The New York Times: Putin-Xi görüşmesi Trump'a meydan okudu
Batı'nın güvenlik garantileri Ukrayna için yeterli mi?
Geopolitical Futures: Avrupa 80 yıldır kaçtığı gerçeklerle yüzleşebilecek mi?
Gzero Media: ABD neden Avrupa için güvenilmez bir müttefik haline geldi?
DİĞER HABERLER
Gzero Media: ABD neden Avrupa için güvenilmez bir müttefik haline geldi?
Geopolitical Futures: Avrupa 80 yıldır kaçtığı gerçeklerle yüzleşebilecek mi?
Middle East Eye: İsrail ve BAE'nin bölgede yarattığı kaos engellenebilecek mi?
National Security Journal: ABD'nin Suriye'deki varlığını bitirme zamanı geldi
The Hill: Kritik mineral savaşında Çin-ABD rekabeti tırmanıyor
National Security Journal: Gazze'yi Barış Anlaşması'nın ikinci aşamasında neler bekliyor?
VOX: Gölge filo stratejileri ve ABD'nin Venezuela hamlesi
Arab News: Türkiye Suriye'de ne planlıyor?
The New Arab: İsrail bir sonraki savaşına hazırlanıyor
Real Clear World: Rusya Avrupa'ya karşı “gri bölge stratejisini” nasıl işletiyor?


