Newsweek: ABD-İran gerilimi nasıl sonuçlanacak?
Trump'ın “tam baskı politikasına” dönüşü, askeri tehditler ve İran içerisindeki dengeler. Önümüzdeki günlerde ABD-İran gerilimi nasıl sonuçlanacak?
Son Güncelleme: 02.04.2025 - 21:55

ABD'nin önde gelen yayın organlarından Newsweek'de, Trump'ın gelişinin ardından ABD ve İran arasındaki ilişkilerin olası geleceğinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
Trump yönetiminin İran'ın nükleer angajmana yönelmesi halinde nelerin olabileceğine dair endişe verici bir sürecin başlayabileceği belirtilen analizde, İran'ın iç dengelerinden Direniş Ekseni olarak adlandırılan grupların son dönemdeki faaliyetlerine kadar çeşitli başlıklara değinildi.
Analizde ayrıca; Trump'ın yeniden İran'a “tam baskı” politikasına döndüğü belirtilerek önümüzdeki yakın döneme dair artan risklere dikkat çekildi.
İşte Newsweek'de yayınlanan analiz:
20 Mart'ta İran'da ve diasporada yaşayan İranlılar Nevruz'u kutladılar. Geçmişte olduğu gibi Nevruz kutlamaları, İran'ın askeri gücüne dair bir gövde gösterisine dönüştü.

Ancak Trump'ın da 19 Mart'ta yayınladığı kutlama mesajı kesinlikle sıradan bir mesajdı. Sadece 109 kelimeden oluşan mesajda önceki yönetimlerin kullandığı stratejik mesajların hiçbirine yer verilmedi ve “iyi bayramlar” dilekleriyle yetinildi.
Bu minimalist yaklaşım, Trump yönetiminin İran'ın nükleer angajmana yönelmesi halinde nelerin olabileceğine dair endişe verici bir işaret olarak kabul edilmelidir.
Nitekim böyle bir değişimin işaretleri her yerde görülüyor.
Donald Trump'ın ilk dönemdeki İran'a karşı “azami baskı” politikasını yeniden uygulamaya koyduğu bir ortamda bunun aksini düşünmek neredeyse imkansız.

Trump'ın Ortadoğu politikasından sorumlu temsilcisi Steve Witkoff, Fox News'e verdiği son röportajda, İran'ın nükleer emelleri konusundaki “yanlış anlamaları” ortadan kaldırmak için İran rejimiyle angajmana girilmesi gerektiğini savundu.
Bölgeye dair uzman gözlemcilere göre bu formülasyon Trump ekibinin İran'ın nükleer potansiyelinin bir kısmını korumasına izin vermek konusunda rahat olduğunu ancak kesinleşmiş bir sürece de asla izin vermeyeceğini gösteriyor.
Ekonomik açıdan ise İran'ın ruhani liderliği, iktidarda olduğu kırk buçuk yıl boyunca giderek derinleşen bir durgunluğa sahne oldu. Dünya Bankası'nın İranlıların 1979 Devrimi öncesine kıyasla yüzde 30 daha yoksul olduğunu tahmin ettiği 2018 yılında, bu “gelişememe” durumunun boyutları gözler önüne serilmişti.
Ülkenin muazzam enerji zenginliğine rağmen ekonomik koşullar o zamandan bu yana her geçen yıl daha da kötüleşiyor.

Siyasi açıdan ise İran'ın meşruiyeti giderek daha fazla sorgulanır hale geldi. Hollanda merkezli anket enstitüsü GAMAAN tarafından yakın zamanda yapılan bir anket, İran'ın 88,5 milyonluk nüfusunun yüzde 80'inden fazlasının artık “İslam Cumhuriyeti” kavramını reddettiğini ve tamamen farklı bir yönetim sistemi istediğini ortaya koydu.
Bu arada stratejik olarak da İran rejimi çok sayıda başlıkta geri adım atmış durumda.
Geçtiğimiz altı ay içinde, İran'ın Filistinli ana müttefiki Hamas'a, Lübnan'daki Hizbullah'a ve İran'ın kendisine karşı mücadeleyi metodik bir şekilde yürüten İsrail tarafından geniş vekalet ağı büyük ölçüde yıprandı.

Sonuç olarak rejim kendisini son on yılların en zayıf bölgesel pozisyonunda bulmuş durumda.
İran'ın Dini Lideri Ali Hamaney, Trump'ın teklifini “bir aldatmaca” olarak nitelendirerek Tahran ve Washington'un konuşacak bir şeyleri olmadığını belirtti. Ancak yukarıdaki olumsuz koşullar, İran liderlerinin her şeye rağmen ABD ile bir anlaşma yapmaya karar verebileceğini, zira aksi bir durumda ABD'nin İsrail ile birlikte askeri bir süreç yürütebileceğini ortaya koyuyor.

Donald Trump Ocak 2018'de “Büyük İran halkı uzun yıllardır baskı altında” açıklaması yapmış ve İran halkı için;
“Özgürlüğe açlar. İnsan haklarının yanı sıra İran'ın zenginliği de yağmalanıyor. DEĞIŞIM ZAMANI!”
ifadelerini kullanmıştı.
Görünen o ki; önümüzdeki günler İran için çok kritik olacak.
Kaynak:
GDH Haber
GDH Digital NSosyal hesabını takip edebilirsiniz.
İLGİLİ HABERLER

The European Conservative: Avrupa kendi labirentinde sıkışıp kaldı!

The National Interest: Küresel satranç tahtası ve Türkiye'nin yükselişi

The Australian Strategic Policy Institute: Transatlantik dünyası artık asla eskisi gibi olmayacak!
The New York Times: Epstein belgelerindeki Trump ve 'Lolita Ekspres 8 uçağı'
İran İçişleri Bakanı Mumini nüfus konusunda uyarılarda bulundu
İsrail cezaevlerinde kasıtlı öldürme politikası: Şehit esir sayısı 100’ü aştı
DİĞER HABERLER
Foreign Affairs: Trump'ın otoriter stratejisi 2026'da dünya için neler getirecek?
The Washington Post: İsrail'in Dürziler ve SDG üzerinden Suriye planı
Sky News Arabia: 2026'da Suriye'nin geleceği nasıl şekillenecek?
The New York Times: Epstein belgelerindeki Trump ve 'Lolita Ekspres 8 uçağı'
Strategic Studies War Institute: 2026 yılı Netanyahu'nun kabus yılı mı olacak?
Eurasia Review: 2025 yılının en önemli jeopolitik olayları
Geopolitical Futures: ABD'nin Venezuela ablukasının jeopolitik arka planı ne?
The Hill: Suriye'nin kırılgan istikrarı ve Türkiye'nin rolü
Responsible Statecraft: Birleşmiş Milletler yapısı küresel işlevini tamamen yitirdi mi?
Arab News: Türkiye-Mısır yakınlaşması ve bölgesel dengeler


