Washington Post: Ukrayna savaşın kurallarını nasıl yeniden yazdı?
1941'de savaş gemileri ile değişen savaşın kuralları, bugün İHA'lar ile değişiyor! Ukrayna, Rusya'ya henüz hiç birşeyin bitmediğini gösterirken savaşın geleceği nasıl şekillenecek?
Son Güncelleme: 04.06.2025 - 01:20
ABD'nin önde gelen yayın organlarından Washington Post'da Ukrayna'nın Rusya'ya karşı gerçekleştirdiği Örümcek Ağı Operasyonu'nun hem savaşa hem de küresel savaş kurallarının geleceğine etkilerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
1941'de gerçekleşen Pearl Harbor saldırısının o güne kadarki tüm savaş kurallarını değiştirdiği belirtilen analizde, Ukrayna'nın Örümcek Ağı Operasyonu'nun da bundan sonraki savaş kurallarını değiştirdiği iddia edildi.
Analizde ayrıca; Ukrayna'nın bu başarılı operasyonunun Ukraynalıların yenilgiyi kabul etmediklerini ve savaşmaya devam edecek kaynaklara sahip olduklarını gösterdiği tespiti yapıldı.
İşte Washington Post'da yayınlanan analiz:
7 Aralık 1941 Pazar sabahı, Japon İmparatorluk Donanması savaş kurallarını yeniden yazdı.
Zira; ABD'li stratejistler Hawaii'yi “ele geçirilemez bir kale” olarak tanımlamışken, Japonların tüm okyanusu aşarak bu kaleye saldırı düzenleyeceğini neredeyse hiç kimse tahmin etmemişti. Ancak Japonlar tam da bunu yaptı.
Altı uçak gemisinden kalkan Japon uçağı, sekiz savaş gemisi de dahil olmak üzere 328 ABD uçağını ve 19 ABD Donanma gemisini imha etti veya hasar verdi.
Pearl Harbor saldırısı, uçak gemilerinin deniz savaşlarında baskın güç olarak yükselişinin habercisi oldu.
Aradan geçen 80 yılın ardından geçtiğimiz gün Ukraynalılar savaş kurallarını yeniden yazdılar.
Rus ordusu, Ukraynalıların cepheden uzak beş Rus hava üssüne sürpriz bir saldırı düzenlediğinde, 1941'de Amerikalıların olduğu kadar şok oldu. Bu üslerden ikisi, Rusya'nın uzak kuzeyinde ve Sibirya'da binlerce kilometre uzakta bulunuyordu.
SBU olarak bilinen Ukrayna istihbarat servisi, kamyonlarla taşınan ahşap kabinler içinde çok sayıda insansız hava aracını Rusya'nın derinliklerine gizlice sokmayı başardı ve ardından bunları uzaktan kumanda etti.
Devlet başkanı Zelensky, Ukraynalıların “Örümcek Ağı Operasyonu” olarak adlandırdığı bu operasyonun, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı uzun menzilli seyir füzeleri fırlatmak için kullandığı bombardıman uçaklarının üçte birini imha ettiğini veya kullanılamaz hale getirdiğini iddia etti.
Vurulan Rus uçakları arasında Tu-95 ve Tu-22 bombardıman uçakları ile ABD'nin AWAC'larına benzeyen A-50 hava erken uyarı ve kontrol uçakları da bulunduğu bildirildi.
Rus askeri blog yazarlarının bu saldırıyı 84 yıl önceki Pearl Harbor saldırısıyla karşılaştırmaya acele etmeleri şaşırtıcı değil.
Bu benzetme savaşın seyri açısından uygunsuz. Çünkü Pearl Harbor saldırısı yeni bir savaşın başlangıcını işaret ederken, Rusya'ya yönelik saldırı, Ukraynalıların Vladimir Putin'in 2022'de başlattığı sebepsiz saldırı savaşına karşı kendilerini savunmak için yaptıkları bir başka girişimdi.
Ancak bu benzetme, her iki saldırının da bir zamanlar hakim olan silah sistemlerinin sonuna işaret etmesi açısından mantıklı olabilir.
1941'de savaş gemileri, bugün ise insansız hava araçları.
Toplamda muhtemelen on binlerce dolara mal olan Ukrayna insansız hava araçları sürüsü, Rusya'nın en gelişmiş uçaklarına 2 milyar dolarlık hasar vermiş olabilir.
Ukrayna savaşın kurallarını yeniden yazdı
Ukraynalılar aslında, bu saldırılarla birlikte dünyadaki tüm generalleri uykusuz geceler geçirtecek bir zayıflığı ortaya çıkardı.
Ukraynalılar, Rusya gibi büyük bir devlette, büyük hava üslerine bu kadar yakın mesafeden insansız hava araçlarını gizlice sokabildilerse, Çinlilerin ABD hava üslerine aynı şeyi yapmasını ne engelleyebilir? Ya da Pakistan'ın ve Hindistan'ın hava üslerine? Ya da Kuzey Kore'nin ve Güney Kore'nin hava üslerine?
Tel örgülerle ve nöbet kuleleriyle hava üslerini güvence altına aldıklarını düşünen ordular, artık askeri kullanım için kolayca modifiye edilebilen, ucuz ve her yerde bulunan insansız hava araçlarının oluşturduğu tehdidi hesaba katmak zorunda kalacaklar.
Bu da insansız hava araçlarına karşı sistemlere büyük yatırımlar yapılmasını gerektirecek.
Geleneksel insanlı silah sistemlerine harcanan para, 1930'larda süvarilere harcanan para kadar boşa gitmiş gibi görünüyor.
Örümcek Ağı Operasyonu, Ukraynalıların üç yıldan fazla bir süre önce Rusya'nın tam ölçekli işgalinin başlamasından önce kimsenin tahmin etmediği kadar dirençli olduğunu bir kez daha gösterdi.
Savaşta cephe hattı hala çıkmaza girmiş durumda ve Ukraynalılar, dünya lideri bir drone endüstrisi geliştirerek insan gücü eksikliğini telafi ediyorlar.
Ukraynalılar, geçen yıl 2,2 milyon drone ürettiklerini ve bu yıl 4,5 milyon drone üretmeyi hedeflediklerini söylüyorlar.
Elbette Ruslar da İran'ın yardımıyla kendi dronlarını üretiyorlar. Ancak bu operasyonun da gösterdiği gibi, drone yarışında Ukraynalılardan bir veya iki adım geride kalıyorlar.
Diğer yandan bu operasyon, Ukrayna'nın Patriot hava savunma sistemleri için mühimmatının azalması gerçeğini telafi etmek için parlak ve cesur bir hamleydi. Zira ABD Başkanı Donald Trump, yedek mühimmat gönderme konusunda istekli görünmüyor.
Avrupa ülkeleri yardım etmeye çalışıyor, ancak Patriot mühimmatı kıt ve Ukraynalılar, uçan Rus füzelerini vurmaya çalışmak yerine, füzeleri fırlatan uçakları pistteyken devre dışı bırakmanın bir yolunu bulmuş gibi görünüyor.
Şubat ayında Oval Ofis'te yaşanan meşhur Trump-Zelenskiy tartışması sırasında, ABD başkanı Ukraynalı mevkidaşına “elinde kart yok” demişti. Zelenskiy ise, kimsenin tahmin edemediği bir koz oynadı.
Yani Ukraynalılar, savaşın ilk günlerinden bu yana Rus silahlı kuvvetlerinin performansı iyileşmiş olsa da, düşmanlarından daha cesur ve yetenekli olduklarını sürekli olarak gösterdiler.
Ukrayna'nın kararlılığını gösteren bu saldırı, nükleer istikrarı da zedeleyebilir. Çünkü Ukrayna'ya konvansiyonel seyir füzeleri fırlatan bombardıman uçakları, nükleer silahları da fırlatmak üzere tasarlanmıştır.
Trump, Rusların Ukrayna sivillerine yönelik hava saldırıları hakkında öfkeyle konuşuyor, ancak bu konuda hiçbir şey yapmıyor ve görünen o ki Ukraynalılar meseleyi kendi ellerine aldılar.
İHA saldırısı, stratejik riski artırırken ve şüphesiz Rusya'nın misillemesine de yol açacak.
İki taraf Türkiye'de masaya oturmaya devam ederken, Ukraynalılar yenilgiyi kabul etmediklerini ve savaşmaya devam edecek kaynaklara sahip olduklarını gösteriyorlar.
Kaynak:
Washington PostİLGİLİ HABERLER
The Jerusalem Post: Türkiye'nin artan etkisi ve bölgesel dinamikler
The New Arab: Trump ve Netanyahu arasındaki çatlak ne kadar derin?
Arab News: Arap Devletleri için Türkiye'nin stratejik önemi artıyor
The Hill: Trump neden Putin'i “ödüllendirmek” istiyor?
Avrupalı liderlerden ABD'nin barış görüşmelerine sert eleştiri
Brussels Signal: Çok kutuplu düzende Avrupa'ya yer yok
DİĞER HABERLER
Brussels Signal: Çok kutuplu düzende Avrupa'ya yer yok
The Hill: Trump neden Putin'i “ödüllendirmek” istiyor?
Real Clear World: Trump'ın saldırgan yeni Batı Yarımküre doktrini
Gulf State Analytics: İsrail'in Suriye'deki asıl hedefi ne?
The New Arab: İsrail'in “zorla nakil” stratejisinin arka planı
Politico: Avrupa'nın zayıflık psikolojisi tırmanıyor
The National Interest: Japonya, 3. Dünya Savaşı'nın fitilini mi ateşledi?
Carnegie Endowment: Türkiye Ukrayna barış sürecinde kilit aktör olabilir.
The Telegraph: Avrupa varoluşsal krizini aşabilecek mi?
UnHerd: İsrail'in saldırganlığı üçüncü bir dünya düzenini mi başlatacak?


